- Avon’dan yeni yılın neşesine yakışır hediye alternatifleri - 2 Aralık 2024
- NARS’ın ikonik ürünleri ile makyaja sihirli bir dokunuş - 2 Aralık 2024
- NYX Professional Makeup Buttermelt Blush ile 12 saat kalıcı renk - 2 Aralık 2024
DÜŞMELER BEYİNE ZARAR VEREBİLİYOR
Kafaya alınan darbeler her yaş grubu için önem teşkil etse de yaşlılar için daha fazla tehdit oluşturuyor. Çünkü darbe sonucu oluşan travmalar beyin kanamalarıyla sonuçlanabiliyor. Travmaları ise tansiyon, bazı kan hastalıkları, bilinçsiz kullanılan kan sulandırıcı ilaçlar ve ilerleyen yaşla birlikte damarların tıkanması gibi sebepler tetikleyebiliyor. En fazla yaşlılarda görülen düşme ve ev kazaları da travmaların diğer önemli nedenleri arasında yer alıyor.
Central Hospital’dan Beyin ve Sinir Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Kenan Coşkun, yaşlılarda kafa travmaları hakkında bilinmesi gerekenleri ve uygulanabilecek tedavi yöntemlerini anlatı:
Hafif düzeyde kafa travması, yaşlılarda erken ya da geç dönem fark etmeksizin beyin kanamalarına yol açabiliyor. Ancak son yıllarda ağır kafa travmasına bağlı ölüm oranlarında belirgin bir düşüş var. Travmaların büyük bir bölümünü ev kazaları oluşturuyor. Özellikle çocuk ve yaşlılarda kafa travmalarından sonra daha tedbirli olmak gerekirken, takiplerin de hastane ortamında sürdürülmesi öneriliyor. Ayrıca ciddi ya da önemsenmeyen küçük bir çarpmanın ardından kanama, unutkanlık ve dengesizlik gelişebilir.
Sol kısımda yaşanan travma daha tehlikeli
Travma sonrası; skonuşmada bozulma, kol ve bacaklarda güçsüzlük, denge ve yürümede güçlük, baş ağrısı, sersemlik veya uyuklama, bilinç kaybı, bulantı, kusma, bulanık veya çift görme, uyuşukluk, nöbet geçirme görülebilir. Beynin sol yarısı, konuşma ve anlama merkezinin, sağ kolla sağ bacağın kontrolünü sağlar. Beynin sağ yarısı ise yalnızca sol kol ve sol bacağın kontrolünü üstlenir. Bu nedenle beynin sol yarısında yaşanan hasarlarda daha ciddi sonuçlar oluşabilir. Sağ kısımda gelişen hasarlar ise genellikle konuşma ve anlama yetisini etkilenmezken, sol kol ve bacakta felç yaşanabilir.
Müdahale şeklini travmanın büyüklüğü belirler
Travma tanısı MR ya da BT ile konur. Kanama oluşmuşsa, büyüklüğü ve hastanın mevcut klinik tablosuna göre cerrahi müdahale gerekebilir. Cerrahi müdahaleyle beyindeki basıncı azaltmak, baskıyı kaldırmak ve hasarı minimuma indirmek hedeflenir.
Ameliyat başarısını ise, travmanın beyin üzerinde oluşturduğu tahribatın şiddeti, yeri ve kanamanın büyüklüğünün yanı sıra tedavinin ne kadar kısa sürede yapıldığı etkiler. Ameliyat sonrasında bazen hastanın normal fonksiyonlarını geri kazanabilmesi için bir rehabilitasyona ihtiyaç duyulabilir. Ancak müdahalesi gecikmiş hastalarda kuvvetsizlik, uyuşukluk, nöbetler, konuşma problemleri, sersemlik, baş ağrısı, kalıcı hafıza kaybı, koma ve ölüm gibi sonuçlar doğabilir.
