- PUMA ‘dolce vita’ tarzı bir hayatın ‘parola’sını veriyor - 26 Nisan 2024
- Syorell ürünleri ile güneşle mutlu anılar biriktirin - 26 Nisan 2024
- LC Waikiki müşterilerini aktif bir yaşama teşvik ediyor - 26 Nisan 2024
Baş dönmesinde bu sinyallere dikkat!
Hastaların sıklıkla dile getirdikleri bu şikayetler, çoğumuzun ortak derdi olan ‘baş dönmesinin’ tipik yakınmalarını oluşturuyor! Toplumdaki yaygın inanışın aksine baş dönmesi bir hastalık değil; pek çok hastalığa işaret edebilen bir belirti!
Prof. Dr. Arzu Tatlıpınar
Acıbadem Fulya Hastanesi Kulak, Burun, Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Arzu Tatlıpınar “Başımız döndüğünde aklımıza ilk olarak ‘beyin tümörü’ geliyor. Baş dönmesinin süresi ve eşlik eden diğer şikayetler, nedeni açısından ayırt edicidir” dedi. Tatlıpınar, baş dönmesinde dikkat edilmesi gereken sinyalleri ve tedavide öne çıkan yöntemleri anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu:
Halk arasında ‘kulak kristallerinin yer değiştirmesi’ denen; Bening paroksismal pozisyonel vertigo, baş dönmesinin en sık görülen türüdür. 15 saniyeden birkaç dakikaya kadar devam edebilen; hareketle tetiklenen baş dönmelerinin altında da çoğunlukla bu neden yatıyor.
- Kafa travması
- Ani hareket
- Öne eğilme
- Zıplama
- Yatakta sağdan sola veya soldan sağa sola dönme
gibi hareketler kristallerin yer değiştirmesine bağlı gelişen baş dönmesini tetikleyebiliyor. İşitme kaybı, kulak çınlaması, yüzde his kaybı, yüz felci gibi şikayetlerin eşlik ettiği baş dönmeleri ise işitme siniri, beyin, beyincik kaynaklı tümörler sonucu gelişebiliyor. İç kulaktaki sıvı artışı nedeniyle oluşan meniere hastalığı, vestibüler nörinit demir ve B vitamini eksikliği, hipertansiyon, hipotiroidi, migren, multiple skleroz, tümörler ve hatta stres gibi psikolojik etkenler de başımızı döndürebiliyor.
Bu belirtiler varsa doktora başvurun!
Yaşam kalitesini düşürmesi ve ciddi hastalıklara da işaret edebilmesi nedeniyle baş dönmesinde zaman kaybetmeden hekime başvurmak önemli.
- Baş dönmesi sorunu saniyeler sürmekle beraber tekrarlıyorsa
- Saatlerce sürüyorsa
- Ataklar halinde geliyorsa
- İşitme kaybı, bulantı kusma, baş ağrısı, kulak çınlaması gibi yakınmalar eşlik ediyorsa.
Tedavi nedene göre planlanıyor!
- Düzeltici manevralar: İç kulak kristallerinin yer değiştirmesi nedeniyle gelişen benign paroksismal pozisyonel vertigonun tedavisinde düzeltici manevralardan faydalanılıyor. Hastalar ilk manevradan yüzde 80, ikinci manevradan yüzde 90 gibi oldukça yüksek oranda yarar görüyorlar.
- D vitamini tedavisi: Baş dönmesinde dirençli olgular D vitamini eksikliğinden kaynaklanabiliyor. Bu tabloda D vitamini tedavisi uygulanıyor. Kemik erimesi görülen kişilerde tedaviye direnç daha fazla olduğu için D vitamini eksikliği gelişebilir. D vitamininden zengin gıdaların diyette yer almaları gerekiyor. Ayrıca vücuttaki D vitamininin aktivasyonu için güneş ışığından faydalanmak da önem taşıyor.
- Stres için profesyonel yardım: Migrenöz ve ruhsal kaynaklı baş dönmelerinde stres tetikleyici bir faktör oluyor. Stresle baş edebilme yöntemleri konusunda ihtiyaç halinde profesyonel yardım alınması gerekiyor.
- Enjeksiyonlar, ilaçlar, kulağa tüp takılması: İç kulak tansiyonu olarak ifade edilen meniere hastalarının tuz oranı düşük gıdalar tüketmeleri ve tuzu kısıtlamaları gerekiyor. Kafeinli içecekler ve alkol tüketiminden kaçınmak da önem taşıyor. Bu hastalıkta kulak içi ilaç enjeksiyonları; ağızdan ilaç tedavileri ve kulak zarına tüp takılması, iç kulaktaki endolenfatik keseye tüp yerleştirilmesi gibi operasyonlar uygulanabiliyor.
- Egzersiz programı: Vestibüler nörinit (Denge sinir iltihabı) hastalığında ilaç tedavisi ve dengeye yönelik egzersiz programı tedavide yardımcı oluyor.
- Demir ve vitamin takviyeleri: Baş dönmesinin altında demir veya vitamin eksikliği varsa; diyet, demir ve vitamin tedavileri gündeme geliyor.
- Cerrahi tedavi: İç kulak tümörlerinde tümörün büyüme hızı önem taşıyor. Tümörün yerleşim yeri, büyüklüğü ve hastanın genel durumuna bağlı olarak cerrahi tedavi veya radyo cerrahi yöntemleriyle müdahale ediliyor.
- Hipertansiyon, hipotiroidi, multiple skleroz ve migren gibi altta yatabilecek hastalıkların tedavisi, ilgili branşlar tarafından düzenleniyor.
