- PUMA ‘dolce vita’ tarzı bir hayatın ‘parola’sını veriyor - 26 Nisan 2024
- Syorell ürünleri ile güneşle mutlu anılar biriktirin - 26 Nisan 2024
- LC Waikiki müşterilerini aktif bir yaşama teşvik ediyor - 26 Nisan 2024
2020’de 10 milyon kişi kanserden hayatını kaybetti
Her yıl 4 Şubat’a denk gelen Dünya Kanser Günü kapsamında; kanser vakalarının önlenmesi, erken tanısı ve tedavisi için farkındalık yaratmak amaçlanmaktadır.
Uluslararası Kanser Kontrol Birliği; bu yılın temasını ‘Close the Care Gap/Tanı ve Tedavideki Açığı Kapat’ olarak belirledi. Kampanya ile kanser tanı ve tedavisinde; ülkeler, farklı etnik gruplar ve sosyoekonomik gruplar arasındaki eşitsizliklere dikkat çekiliyor. Bu kapsamda; dünyanın dört bir yanında birçok anıt ve önemli bina, kampanyanın renkleri olan mavi ve turuncu ile aydınlatılıyor.
Türkiye’den de destek var
Dr. Nesrin Aslan
İstanbul’da onkoloji hastalarına hizmet veren Neolife Tıp Merkezi de bu kampanyaya destek veriyor. Neolife kanser hastalarına hizmet verirken; pandemi koşullarına rağmen 55 farklı ülkeden 2000’e yakın yabancı hastanın da sağlıklarına kavuşmasına yardımcı oldu.
Neolife Başhekimi Dr. Nesrin Aslan; Uluslararası Kanser Kontrol Birliği verilerine göre, 2020 yılında 10 milyon kişinin kanserden hayatını kaybettiğini ve her yıl yaklaşık 19.3 milyon yeni kanser vakası tespit edildiğini belirtti. Aslan, konuyla ilgili şu bilgileri verdi:
Tüm kanserlerin yüzde 30-50’si aslında önlenebilmektedir. Zararlı alışkanlıkları bırakmak, sağlıklı beslenmek, aktif olmak, düzenli tarama ve aşı ile birçok kanser vakası önlenebilmektedir. Ayrıca düzenli tarama ve erken tanı ile kanser vakalarının erken aşamada tespiti ile ölüm oranları da ciddi bir şekilde düşmektedir.
Tüm kanser vakalarının yüzde 10’u genetik mutasyonlara bağlıyken; kanserden ölümlerin yüzde 27’si tütün ve alkol kullanımı nedenlidir.
Kanserden ölümlerin yüzde 70’i düşük ve orta gelir seviyesindeki ülkelerde
Kanser tedavi edilebilir bir hastalık ancak dünya nüfusunun yarısı temel sağlık ihtiyaçlarından mahrum. Kanserden ölümlerin yüzde 70’i düşük ve orta gelir seviyesindeki ülkelerde görülmektedir. Bu eşitsizliğin açık bir göstergesidir. Ayrıca ülkeler içindeki farklı etnik grupların ölüm oranları arasında da ciddi farklılıklar olduğu görülmektedir. Düşük ve orta gelir seviyesinde ülkelerin yüzde 90’ında kanser tedavisi için en önemli araçlardan biri olan radyoterapi hizmeti bulunmuyor.
Çocukluk çağı kanserlerinden ölümler yüksek gelir düzeyine sahip ülkelerde yüzde 20 oranındayken; düşük gelirine sahip ülkelerde bu oran yüzde 80’dir.
Bilimsel çalışmalar; korunma, erken tanı, zamanında ve kaliteli tedavi gibi önlemlerin alınmasıyla her yıl 3.7 milyon ölümün önüne geçilebileceğini ortaya koymaktadır.
