1970’li yıllarda eczacı Jean-Noël Thorel, dünyanın önde gelen biyoloji ve dermatoloji uzmanlarıyla yaptığı çalışmalarla dermokozmetiğe yeni ve radikal bir yaklaşım getirdi. İlk patentleri geliştirerek, Bioderma felsefesinin temellerini kurdu ve biyolojiden güç alan bir marka yarattı.
Bioderma Türkiye Müdürü Bayram Kaymak
1977’de Nodé şampuan, pazarda çığır açan ilk ürün oldu ve sonrasında yapılan pek çok Bioderma ürün inovasyonuna ilham verdi. Marka, şimdilerde 90’ın üzerinde ülkede satılıyor… Pek çok ünlünün tercihi olan Bioderma’nın geçmişi başarılarla dolu. 48 yıldır bu başarısını sürdüren markanın Türkiye Müdürü Bayram Kaymak’la keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.
Kaymak, markayı ve cilt sağlığının püf noktalarını anlatırken, ürünler hakkında bilgi de verdi.
Kış geldi… Bu aylarda yüz ve vücutta ne gibi değişimler yaşanıyor? Kışa özel hangi ürünleri sunuyorsunuz?
Kış geldi gerçekten, zorlu geçecek 3-4 aylık bir sürece girdik yeniden. Herkesin cilt bakımına daha fazla özen göstermesi ve kışa hazır olması gereken bir dönem. Değişen hava koşulları, sert rüzgarlar ve kar derken, iç-dış etkenler maalesef cildimizi olumsuz yönde etkiliyor.
Kış aylarında artan cilt kuruluğu nedeniyle cildimiz hassaslaşmaya, esnekliğini kaybetmeye ve dış etkenlere karşı savunmasız hale gelmeye başlıyor. Kurulukla birlikte pul pul dökülmeler ve çatlaklar oluşabiliyor, koruyucu bariyerin savunmasız hale gelmesiyle kaşıntılar da artıyor. İşte bu nedenlerden dolayı cilt bariyerinin çok iyi bir şekilde korunması, ürün seçimine ve kullanımına özen gösterilmesi gerekiyor.
Sadece yüze değil, vücut bakımıza da özen göstermemiz gerektiğini unutmamalıyız. Cildimiz için uygun bir bakım ritüeli oluşturmalıyız.
HASSAS CİLTLERE ATODERM SERİSİ
Kuru, çok kuru ve yoğun cilt kuruluğuna sahip hassas ciltlerin ihtiyaç duyduğu özeni göstermeye yardımcı olur. Kış aylarında temizleme ürünü olarak, hassas ve kuru ciltler için nemlendirici yıkama jeli Atoderm Shower Gel ya da besleyici ve durulanabilir duş yağı olan Atoderm Shower Oil kullanılabilir.
Kış aylarında cildinizin nemini kaybetmemesi ve zayıflamaması için nemlendirici kullanımına da son derece önem verilmesi gerekir. Kuru ciltler için nemlendirici, koruyucu ve besleyici bakım kremi Atoderm Cream ya da yoğun cilt kuruluğuna sahip ciltler için cildin konforunu yeniden kurmaya yardımcı Atoderm Intensive Balm tercih edilebilir.
Siz kışın keyfini çıkarırken her sene olduğu gibi bu yıl da Atoderm serimizle cildinizi korumaya devam ediyoruz. ????
GÜNEŞTEN KORUNMAK İÇİN PHOTODERM SERİSİ
Son olarak kışın güneşin daha az görünmesi sizi yanıltmamalı çünkü vücudumuz zararlı ışınlardan etkilenmeye devam ediyor. Yani güneş koruyucu kullanımı devam etmeli. Bioderma olarak güneşin zararlı etkilerine karşı özel olarak geliştirilen Photoderm serimizden herkes cilt tipine uygun ürünlerimizi tercih edilebilir.
Kış aylarında mutlaka çantamızda bulunması gereken ürünler hangileri olmalı?
Atoderm serimizden, çantada kolayca taşınabilecek ve kışın olmazsa olmazları arasına girecekler. Soğuk geçen kış ayları nedeniyle kuru ve yıpranmış el ve tırnaklar için besleyici ve onarıcı bakım kremimiz Atoderm Hand & Nail Cream. Kuru ve hassas dudaklar için stick formunda koruyucu ve nemlendirici bakım sağlayan Atoderm Lip Stick ya da çok kurumuş ve çatlamış dudaklar için besleyici ve yoğun nemlendirici balm olan Atoderm Lip Balm ürünlerimiz.
Kışın cildimizin daha savunmasız hale gelmesiyle kaşıntının artması kaçınılmaz. Bu noktada yeni ürünümüz Atoderm SOS Spray kaşıntıya karşı anında etkili ve de 50 ml boyuyla çantanızın vazgeçilmezi olmaya aday!
Markanın ürünlerini sunarken benimsediği bir felsefe var mı? Güzellik, sağlık gibi…
Bioderma’nın sahiplendiği iş modelinin temeli, 1977 yılında atıldı. Dünyanın ilk deterjansız şampuanını geliştiren Jean-Noël Thorel, cildin kendisinden ilham aldı. Thorel, cildi tedavi etmek yerine ona kendi biyolojisiyle uyum içerisinde yaşamayı öğretmeyi hedeflemektedir.
Cilt, bir ekosistemdir ve sürekli olarak çevreyle ilişki içerisindedir. Zamanla gelişir ve değişir. Bioderma, ‘Cildin Kendisi’ felsefesinden yola çıkarak, cilt yapısını incelemeye odaklanıyor. Çünkü sağlıksız bir cildin nasıl işlemesi gerektiğini bulabilmemiz için öncelikle sağlıklı bir cildin nasıl işlediğini bilmeliyiz.
Ürünlerimizi geliştirirken ya cildimizde doğal olarak bulunan aktif maddeleri kullanmayı ya da bunları taklit eden içerikler kullanmayı tercih ediyoruz. Biz bunu biyomimetizm olarak adlandırıyoruz. Bunu yaparak cildi, sağlıklı cilde en yakın haline getirmeyi hedefliyoruz.
Hem yetişkinlere hem de bebeklere özel ürün serileri var. Yetişkin cildiyle bebek cildi ne kadar farklı? Bebek ve çocuk grubunuzda neler var?
Bebek cildi yetişkin cildine göre çok daha ince, hassas ve kırılgandır. Doğumdan itibaren değişim ve gelişim gösteren bebek cildinin ihtiyaçlarına uygun güvenli ürünler kullanılması gerekir. Ciltleri kendini korumak için yeterince olgunlaşmamış olduğundan dış etkenlerden çok daha fazla etkilenir. Bebek cildinde kullanılan ürünlerin emilimi yetişkinlere oranla çok daha fazla olduğu için bebek cildinde daha zor tolere edilir ve daha fazla alerji riski taşır.
BEBEKLERE ÖZEL ABCDerm SERİSİ
Bioderma bebek cildine duyduğu hassasiyetle ABCDerm serisini geliştirmiş ve Dermatolojik Güvenlik İlkeleri’ni benimsemiştir. Dört ana unsurdan oluşan dermatolojik güvenlik ilkelerimiz; güvenlik, etkinlik, hassasiyet ve izlenilebilirlik. Bu ilkeler sayesinde dikkatle seçilen içerikleri tercih ederek, alerji riskini azaltıyor ve güvenli olmadığı bilinen içerikleri ürünlerimizde kullanmıyoruz.
ETKİNLİĞİ KANITLANMIŞ İÇERİKLER
Aktif içerik sayısını minimum miktarda tutuyor, bu doğrultuda etkinliği kanıtlanmış olanları tercih ediyoruz. Kullanıcının güvenliğini garanti etmek için üretimden satış noktasına kadar sürecin her aşamasında tüm ürünleri izliyoruz.
Ürün yelpazemizde bebek cildini nazikçe temizlemeye yardımcı, göz yakmayan durulanabilir ve durulama gerektirmeyen hijyen ürünleri, farklı nemlendirici bakım ürünleri ve bebek cildinden görülen konak, ağız çevresi tahrişi, pişik gibi problemlere yönelik spesifik bakım ürünleriyle güneş koruyucumuz bulunuyor. Oldukça zengin bir ürün yelpazesine sahibiz. Bu ürün yelpazesi içerisinde bebek cildi için geliştirilmiş dünyanın ilk misel solüsyonu da bulunuyor. Durulama gerektirmeyen bu ürün, cildi nemlendirerek temizlemeye yardımcı oluyor. Üstelik parfüm ve paraben içermiyor.
Yoğun cilt kuruluğu son zamanların favori hastalığı. Bioderma’nın kuru ciltlere özel sunduğu çözüm nedir?
Araştırmalar, yoğun cilt kuruluğuna sahip yeni doğan bebek sayısının son 30 yılda üç katına çıktığını gösteriyor. Genetik faktörlerin yanı sıra endüstriyelleşmeyle birlikte her geçen yıl artan bu rahatsızlık, milyonlarca çocuğun ve ailelerinin yaşam kalitesini olumsuz yönde etkiliyor. Atoderm serisi, kuru, çok kuru ve yoğun cilt kuruluğu şeklinde birbirinden farklı temizleme ve bakım ürünü sunuyor.
Bioderma yoğun cilt kuruluğuna karşı devrim niteliğinde bir inovasyona imza atarak, Atoderm Instensive Balm’ı geliştirdi. Yoğun cilt kuruluğu sebebiyle oluşan kızarıklık, gerginlik ve kaşıntı hissinin giderilmesine yardımcı olan bakım kremi Atoderm Intensive Balm, cildi derinlemesine nemlendiriyor. İçeriğindeki kanola ve ayçiçek yağları sayesinde besliyor.
Bir başka yenilik ise bu yıl lanse ettiğimiz Atoderm SOS Spray. Bu ürün özellikle kuruluk sebebiyle ciltte görülen kaşıntı hissini ve kızarıklığı gideriyor, cildi rahatlatıyor ve nemlendiriyor. Kaşınan bölgeye uygulanan ürün 60 saniye içerisinde yatıştırıcı etki sağlarken, altı saat boyunca etkisini koruyarak kaşıntıyı önlüyor.
Genel olarak konuşmak gerekirse, ciltlerin ortak sorunu nedir?
Ciltlerin ortak sorununa değinmeden önce kişinin cilt tipini tanımasının ne kadar önemli olduğunu belirtmek isteriz. Kişinin cilt tipini bilmesi ve doğru bakım ürünlerini kullanmasının, cildin sağlığına geri kavuşabilmesi için en önemli detay olduğunu söyleyebiliriz.
Türkiye ile benzer coğrafi konuma, cilt tipi dağılımına ve iklime sahip ülkelerde nüfusun büyük kısmı karma ve yağlı cilt tipine sahiptir.
Karma ve yağlı ciltlerdeki sebum miktarı, normal bir ciltten daha fazla olduğu için bölgesel ya da genel olarak ciltte görülen sebum artışı önce siyah nokta diye bilinen komedonlara sonra da çeşitli tipte aknelere sebep olma ihtimali her zaman daha yüksektir.
SEBIUM SERİSİ
Karma, yağlı ve akne eğilimli cilt diğer tiplerden farklı bir bakıma ihtiyaç duyar. Bioderma’nın hedefi, fazla sebum salgısını sınırlamak ve kalitesini düzenlemek, cilt pürüzlerini azaltmak ve tekrarlamalarını önlemektir. Bunu, karma, yağlı ve cilt pürüzlerine sahip ciltler için geliştirilen Sébium serisindeki tüm ürünleri ile hedefler. Sébium serisinin içerisinde özel olarak geliştirilen FluidactivTM patenti bulunmaktadır. Bu patent cildin yağ dengesini düzenlerken, sebum kalitesinin yükseltilmesine destek olur.
Akne eğilimli cilt sürekli agresif temizleyicilerle temizlenmemeli. Yapılması gereken; sıklıkla fakat uygun hassasiyette ürünlerle temizlemektir. Duruma göre yıkanabilen bir temizleyici ya da durulama gerektirmeyen misel bir temizleyiciyle cilt günde en az iki kez arındırılmalı.
Karma ve yağlı cilde sahip kişiler belirli aralıklarla (haftada 1-2 gibi) peeling uygulamalı, gözeneklerin kapanmaması sağlanmalı. Sébium ürünleri cildin lipit profili üzerinde etkilidir. Karma, yağlı ve akne eğilimli ciltlerdeki sebumu biyolojik olarak sağlıklı ciltlerdeki sebuma en yakın hale getirmeyi amaçlar.
WHITE OBJECTIVE SERİSİ
White Objective serisini biraz anlatır mısınız? ‘Cilt lekeleri kaçınılmaz bir sorun’ diyebilir miyiz?
White Objective serimiz, güneş kaynaklı leke problemi yaşayan hassas ciltler için uygun ürünler sunmayı hedefler.
Bioderma’nın özel W.O™ patenti güneş kaynaklı cilt lekelerine neden olan faktörler üzerinde etki göstermeyi hedefler. Aydınlatıcı etkili formülasyonu sayesinde güneş kaynaklı lekelerin görünümünü azaltmaya ve tekrar oluşmalarını engellemeye yardımcı olur. UVA/UVB karşıtı korumasıyla cildi güneş ışınlarına karşı korumaya yardımcı olur. Yalnız şunu belirtmek gerekiyor, White Objective serimizin aydınlatıcı etkili formülü sadece güneş kaynaklı lekeler üzerinde etkili olup, ten rengini açmaya yönelik bir ürün grubu değildir. Cildin genel olarak aydınlatılmasına ve cilt tonunun eşitlenmesi üzerinde etkilidir.
Leke problemlerinde dikkat edilmesi gereken bir başka konu ise etkin bir sonuç alabilmek için hijyen, bakım ve tamamlayıcı bakım ürünlerinin bir arada kullanılmasıdır.
PEK ÇOK SEÇENEK VAR
Bu kapsamda White Objective serisinde temizleme aşamasında White Objective H2O misel solüsyon veya peeling etkili yıkama jeli White Objective Foaming Cleanser; gündüz bakım kremi olarak White Objective Fluid, geceleri ise gece bakım serumu White Objective Serum kullanılabilir. Tamamlayıcı bakım olarak kalem formunda lokal olarak uygulanan bakım kremi White Objective Pen ve son olarak, cildi aydınlatmaya yardımcı, el ve tırnakları nemlendirirken güneş ışınlarına karşı koruma sağlayan White Objective Hand Cream ürünümüz kullanılabilir.
Leke sorunu yaşayan ciltlerin dikkat etmesi gereken bir başka nokta ise güneş koruyucunun düzenli olarak kullanılmasıdır. Leke karşıtı ürünlerin kullanımı sırasında cildi güneşten korumak önemlidir. Bioderma olarak bu noktada özel olarak geliştirdiğimiz cilt lekelerine eğilimli ve leke oluşma riski yüksek olan ciltler için Photoderm SPOT ürünümüzü kullanmalarını tavsiye ederiz.
Güneş seriniz Photoderm’den daha detaylı bahsedebilir misiniz? Hem güneşlenip, hem de sağlıklı bronzluk sağlamak mümkün mü?
Hepimiz güneşi seviyor, güneşli havalarda daha keyifli oluyoruz. Daha güçlü kemikler için kalsiyum emilimi sağlayan D vitaminini, güneşten alıyoruz. Ancak, güneşten yayılan ultraviyole ışınları; cilt hasarları, erken yaşlanma, kırışıklar hatta uzun vadede kansere yol açabilecek kadar tehlikeli olabiliyor.
Korumasız ve kontrolsüz güneş ışınlarına maruz kalmak, cildin erken yaşlanmasına neden oluyor. Peki, güneş, cildin yaşlanmasında nasıl bir etkide bulunuyor? Ultraviyole ışınları sadece cilt tabakasının koyulaşmasına neden olmuyor, aynı zamanda epidermisteki Langerhans hücrelerini de tahrip ediyor. Zararlı güneş ışınları cildi sıkı tutan ve genç görünmesini sağlayan proteini üreten kolajen maddesini etkileyerek, cildin neminin tükenmesine, kuru, kırışmış ve pul pul görünmesine yol açıyor. Doğal gençlik kaynağı olan glutatyon, UV radyasyonuna maruz kaldığında cilt, erken yaşlanma ve oksidatif strese karşı çok daha hassas hale geliyor.
KORUYUCU PATENTLERE SAHİP
Photoderm güneş koruyucuları, yüksek UVA ve UVB korumasına sahip olup, Bioderma Laboratuvarları tarafından geliştirilmiş Hücresel BioprotectionTM patentine sahiptir. Bu patent, güneşin zararlı etkilerine karşı cildin doğal savunma mekanizmasının harekete geçirilmesini sağlar. Tüm Photoderm serisinde bulunan Hücresel BioprotectionTM patentiyle üçlü etki sunuyoruz: Ciltte hücreden başlayan koruma, cilt yüzeyi koruması ve güneşin yaşlandırıcı etkisine karşı savaş!
Her cilt tipinin farklı bir güneş korumasına ihtiyaç duyduğu bilinciyle yola çıkan Bioderma, Photoderm serisiyle bu ihtiyaçlara çözüm sunar. Bu yüzden Photoderm serisi çok geniş bir ürün yelpazesine sahip. Maksimum koruma, spesifik koruma, sağlıklı bronzluk ve güneş sonrası bakım gibi kategorilerde geliştirilen ürünlerimizle ön plana çıkıyoruz.
MİNERAL GÜNEŞ KORUMASI
Sağlıklı bronzluk sürecine geçmeden önce son çıkan Photoderm NUDE Touch ürünümüze biraz değinmek isteriz çünkü kullanıcılarımızdan çok güzel geri dönüşler ve sorular alıyoruz. Karma ve yağlı ciltler için özel olarak geliştirilen yüzde 100 mineral güneş koruması sağlayan Photoderm NUDE Touch, üç farklı renk seçeneğiyle mat bir görünüm sağlamaya yardımcı olurken, doğal ve kusursuz bir cilt görünümüne destek olur. 21 gün sonunda da cilt kusurlarında azalmayı hedefler. Bioderma olarak, sıvıdan pudraya dönüşüm teknolojisi kullanarak çok yüksek güneş koruması sağlamayı başardık.
BRONZLAŞMA HASAR VEREBİLİR
Gelelim son sorunuza, herkesin özellikle merak ettiği bir konuya. Aslında bronzlaşmak vücudumuzun güneşe karşı kendini korumak için geliştirdiği mükemmel bir defans sistemi. Bu sistem hücre DNA’mızın zarar görmesini engelliyor. Doğal defans sistemi harekete geçene, yani biz tam anlamıyla bronzlaşana kadar cildimiz çok fazla hasar görüyor. Photoderm Bronz Brume Dry Oil, güçlü filtre sistemi ve benzersiz hücresel koruma özelliğiyle, hücre DNA’sını korurken aynı zamanda bronzlaşma mekanizmasını hızlandırarak sağlıklı bronzluğu hedefliyor.
Özellikle kuru yağ dokusu sayesinde, tüketicilere benzersiz bir kullanım keyfi sunan ürün, yüz vücut ve saçta kullanılabiliyor. Islak ciltte de kullanılma özelliği bulunan ürün, hafif parfümlü ve ışıltılı görünümüyle sağlıklı bronzluğu keyfe dönüştürüyor.
NODE SERİSİ
Deri deyince aklımıza yüz, kol ve bacaklar geliyor. Ancak saçlı deriyi de ihmal etmemeliyiz. Saç bakım ürünlerinin seçimi konusunda nelere dikkat etmeliyiz?
Saç ve saçlı derinin korunabilmesi, işlevini en iyi şekilde yerine getirebilmesi için saçın doğal yapısını bozmayan, sabun ve deterjan içermeyen ürünlerin tercih edilmesi oldukça önemlidir. Tam da bu noktadan hareketle Bioderma’nın sahiplendiği iş modelinin temeli 1977 yılında atılmıştır. Kurucumuz eczacı ve biyolog Jean-Noël Thorel, cildin kendisinden ilham alarak dünyanın ilk deterjansız şampuanı olan Nodé’yi geliştirmiştir. Bu ürünü geliştirirken o dönemin klasik şampuan anlayışını değiştirerek yeni bir bakış açısıyla hareket etmiştir. Nodé ismi de deterjan içermeyen anlamına gelen ‘NOn-DEtergant’ sözcüğünden gelmekte olup, saçlı deriye ve saça zarar vermeden temizlemeyi mümkün kılan ilk deterjansız şampuan olarak formülünün orijinalliğini vurgulamaktadır.
Nodé serimiz, saçın kepek, hassasiyet, pullanma gibi sorunlarının giderilmesine yardımcı olduğu gibi, günlük düzenleyici ürünleriyle de saça bakım yapar. Saçlı deride yaşanan soruna ve saçlı derinin ihtiyacına göre farklı çözümler sunan serimizde şampuanların yanı sıra bakım sağlayan maskemiz de bulunmaktadır.
Sensibio serisinde Sensibio AR BB Cream ürününüz var. SPF korumalı, kızarıklık karşıtı ve makyaj özelliklerini bir arada sunuyor. Komple bakım sağlıyor. Bu tür ürünlerin devamı gelecek mi?
Öncelikle dilerseniz biraz hassas ciltlerden ve Sensibio serimizden bahsedelim. Hassas cilt; kızarıklık, gerginlik, yanma, batma, nemsizlik hissi ve zaman zaman yüzde karıncalanmayla karakterizedir. Cildin tolerans eşiğinde azalma, kurutucu tedaviler ve iklim koşulları hassasiyete sebep olabilir. Güneş, rüzgar, hava kirliliği ve stresin hassasiyeti tetiklediğini söylemek mümkün. Sonuç olarak cilt nemini kaybeder ve bununla beraber oluşan kuruluk, cildi dış etkenlere karşı daha hassas hale getirir ve cilt hassasiyetini artırır.
Genel olarak baktığımızda ise hassas cilt, dünya genelinde çok yaygın bir problem. Hassasiyet tüm cilt tiplerinde görülebilir. Yapılan araştırmalara göre, her 10 kişiden 9’u cildinin hassas olduğunu söylüyor. Bu, yüksek bir rakam ve üzerine yoğunlaştığımız bir konu. Hassas cilt serimiz Sensibio’da birçok patent ve bu patentlerle geliştirilen ürünler mevcut. Patentlerimizden biraz daha detaylı bahsetmemiz gerekirse, ROSACTIVTM, kızarıklığa karşı biyolojik etki sunarken, ToléridineTM, cildin tolerans seviyesini artırmaya yardımcı oluyor. D.A.F.TM kompleksiyse, gerginlik hissini ve kızarıklık görünümünü azaltmaya destek veriyor.
1995’TEN BERİ DEĞİŞMEYEN FORMÜL
Sensibio dahil, tüm serilerimiz cildin kendisinden ilham alarak geliştirildi. Örneğin, günümüzde makyaj artistleri ve ünlü oyuncular tarafından da tercih edilen Sensibio H2O bu başarısını 1995’ten beri değişmeyen formülasyonuna ve cildin kendisine duyduğu saygıya borçlu.
Sensibio AR BB Cream ürünümüz ise kızarıklığa karşı etkili ilk BB kremdir. Kızarıklığın yoğunluğunun ve görülme sıklığının azaltılmasına destek olurken, renkli dokusu sayesinde kızarık görünümü kapatmaya ve cilt tonunu eşitlemeye destek veriyor. Tüm bunlara ek olarak, SPF 30 ve UVA 17 içermesiyle birlikte cildi UV ışınlarına karşı koruyor.
Son olarak şunu söyleyebiliriz ki, Bioderma olarak cildin kendisinden ilham alarak kendimizi geliştirmeye, cildin sağlığının ve güzelliğinin kalıcı olarak korunmasında biyolojik çözümler sunmaya ve her cilt tipinin hem gelişen hem de değişen ihtiyaçlarını karşılamaya devam edeceğiz.