- Yıpranmış saçlara bağ bakımı: Yeni Dove Bond Intense Repair - 22 Aralık 2024
- Burun açıcı spreyler masum mu yoksa tehlikeli mi? - 22 Aralık 2024
- Yanlış makyaj ürünü gözde enfeksiyona yol açabilir - 22 Aralık 2024
Hep aç mısınız?
Havaların soğumasıyla açık havaya çıkma isteğinin azalması; hareketsizlik ve oturarak çalışmak gibi nedenler insülin metabolizmasını bozuyor. Bu durum, pek çok kişide sık yeme isteğini pompalıyor.
Acıbadem Altunizade Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı İpek Ertan, “Bazı hatalar da sık yeme isteğini artırabiliyor. Vücuda giren enerji harcanmayınca; yağ olarak depolanmaktadır. Yağlandıkça da iştah artıyor ve daha fazla yemek yeniyor. Çok sık yemek yemek, sindirim sisteminin sürekli çalışmasına neden oluyor. Bu da safra kesesinde taş oluşumu; insülin direnci; bağırsak hastalıkları ve gastrit gibi birçok sağlık sorununa yol açmaktadır” dedi.
Ertan, sürekli acıkmaya yol açan 8 hatayı anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu:
1-Uyku düzenindeki bozukluk
Metabolizmanın iyi çalışması için kaliteli uyku şart. Vücudun ritmini bozan yaşam tarzında sirkadyen ritim bozulduğu için hormonların çalışması da bozulabiliyor. Gece çok geç yatıp; öğle saatlerinde uyanmak da vücut ritmini bozan en önemli etmen. Yeterli ve kaliteli uyku, metabolizmanın iyi çalışması için şarttır. Geç yatıp geç kalkanlar genellikle düzenli beslenmez ve geceleri özellikle sık yeme istekleri çok fazla olur.
2-Ana öğünde yetersiz beslenme
Düzenli yemek yediği halde birçok kişi sık acıkmaktan yakınmakta. Ana öğünlerde yeterli enerjiyi içeren besinlerin olmaması, bu duruma yol açmaktadır. Sadece salata yemek, sadece çorba içmek ana öğünlerde kalori ihtiyacını karşılamaz. Bu da yemekten kısa bir süre sonra yeniden acıkmaya neden olmaktadır.
3-Basit karbonhidrat tüketimi
Günlük karbonhidrat ihtiyacının en fazla yüzde 10’unun basit karbonhidratlardan alınması gerekiyor. Ne kadar fazla basit karbonhidrat tüketilirse tatlı tüketme ihtiyacı da o kadar artıyor. Bir porsiyon tatlı genellikle 50-60 gr karbonhidrat içerir ki bu da yetişkin bir kadının günlük basit karbonhidrat miktarının yaklaşık 3 katıdır.
4-Öğün içeriğinin dengesiz olması
Bir öğünün sadece proteinden veya sadece karbonhidrattan oluşması çabuk acıkmaya neden oluyor. Sadece et ve salata tüketmek ya da makarna yemek, çoğu zaman enerji ve karbonhidrat yetersizliğine yol açtığı için yemek yedikten 1-2 saat sonra yeniden yeme isteği oluşuyor. Tabağınızı dörde böldüğünüzü düşünün. Her bir parçayı; protein, sebze, süt-yoğurt ve tahıllarla doldurmanız gerekir.
5-Duygusal açlık
Midemiz dolu olduğu halde can sıkıntısı, gerginlik, öfke, üzüntü, yalnızlık gibi duygulardan dolayı oluşan yapay açlık hissi, duygusal açlık olarak tanımlanıyor. Öncelikle açlığın fiziksel mi duygusal mı olduğunu saptamak gerekir. Duygusal açlık, aniden ortaya çıkar ve yemek yeme dürtüsü üst düzeydedir. Ani oluşan açlıklarda mutfağa gidip hemen bir şeyler yemek yerine, önce açlığı değerlendirmek gerekir. Sofradan yeni kalkılmışsa bir şeyler yemek yerine su içmek ve başka uğraşlara yönelmek en iyi yoldur. En son öğünün üzerinden 3-4 saat geçmişse bol posalı sebze veya meyve ile yanında proteini olan ve çiğneme gerektiren bir besin tüketmek, açlığın sonlandırılması için iyi olacaktır.
6-Az su içilmesi
Susuzluk, bazen açlık gibi hissettirebiliyor. Yoğun günlerde açlık ve susuzluk ayrımına varmanın güçtür. Yeterli sıvı alımı ile bu durumun önüne geçmek mümkün. Herkesin ihtiyaç duyduğu su miktarı, kişinin kilosuna bağlı ve kilogram başına 30 ml tüketmek yeterli. Ancak çay ve kahveyi su tüketimi olarak düşünmemek gerek. Su grubuna; bitki-meyve çayları, maden suları, ayran gibi sağlıklı sıvılar giriyor.
7-Bol kalorili içecekler
Sağlık için bol sıvı tüketimi kadar önemli olan bir nokta da o sıvıların içeriği. Şekerli ve tatlandırıcılı sıvılar, insülin salınımını artırıyor. Artan insülin miktarı da sık yeme isteğini doğuruyor. Gün içerisinde düzenli ve sık şekerli içecekleri tüketmekten kesinlikle kaçınılmalıdır.
8-Hareketsizlik
Düzenli hareket etmek ve egzersiz yapmak insülin salınımının kontrol edilmesinde çok etkili. Gün içinde çok hareketsiz kalmak, insülin salınımının artmasına neden olabilmektedir. Buna engel olabilmek için günde 8 bin adım atmak ya da haftada 2 saat egzersiz yapmak hedeflemek gerekmektedir.