Koronafobiyle mücadelede empati ve yardımlaşma önemli

Hastalık korku ve strese yol açıyor

Küresel COVID-19 salgını sürecinde kaygı ve stres yönetiminin önemine işaret eden uzmanlar, özellikle sokağa çıkma yasağı bulunan 20 yaş altı ve 65 yaş üzerindeki kişilere stres ve kaygı konusunda tavsiyelerde bulunuyor.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi AMATEM Koordinatörü ve Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Nesrin Dilbaz, “Koronafobi, virüs ve salgınının gerektiğinden daha tehlikeli ve tehdit edici olarak algılayarak kişinin yaşamının ve işlevselliğinin çok belirgin düzeyde etkilenmesidir” dedi.

Salgında genellikle bu tepkiler veriliyor

Salgınlarda genel olarak insanların stresli ve kaygılı olduklarını belirten Prof. Dilbaz, salgından doğrudan veya dolaylı olarak etkilenen kişilerin yaygın olarak şu tepkileri verdiklerini söyledi:

1-Hastalanma ve ölme korkusu

2-Sevdiklerini koruyamama ve virüs yüzünden sevdiklerini kaybetme korkusu

3-Geçim kaynaklarını kaybetme, tecrit halinde iken çalışamama, isten çıkarılma korkusu

4-Evde kaldıkları süre içinde çaresizlik, sıkıntı, yalnızlık ve depresif hissetme

Acil durumların her zaman daha da fazla stres yarattığını, belirsizliğin en büyük kaygı nedeni olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Nesrin Dilbaz, genel toplum için tavsiyelerini şöyle sıraladı:

Empati kurulmalı

  • COVID-19’dan etkilenen kişiler bunu hak etmek için yanlış bir şey yapmamıştır. Onlar destek, nezaket ve yakınlığı hak etmektedirler. İyileştikten sonra işlerine, ailelerine geri dönecek ve sevdikleri ile birlikte olacaklardır.
  • Sizi kaygılandıran ve strese sokan haberleri sürekli izlemekten kaçınınız.
  • Sadece güvenilir kaynaklara başvurunuz. Bu kaynaklardan elde ettiğiniz bilgilere göre planlarınızı yapabilir, kendinizi ve sevdiklerinizi korumak için önlemler alabilirsiniz. Gerçekler korkularımızı azaltır.
  • Günde 1-2 kez yeni bilgilere ulaşmanız için yeterli olacaktır. Gerçeklerle dedikoduları veya yanlış bilgileri ayırt ediniz.
  • Başkalarının yardıma ihtiyacı olduğu dönemde onlara yardım etmek her iki tarafa da çok iyi gelecektir.

Çocuklar için bu tavsiyelere kulak verin

  • Çocuklar strese farklı yanıtlar verebilir. Daha huysuz, tutturucu, kaygılı, geri çekilmiş, kızgın veya ajite olabilir hatta yataklarını ıslatabilirler.
  • Çocukların erişkinlerin sevgi ve dikkatlerine gereksinimleri vardır. Onları dinleyiniz, onlarla nazik konuşunuz ve onlara güven veriniz.
  • Eğer mümkün ise çocuğun oynaması veya gevşemesi için seçenekler oluşturunuz.
  • Onlara enfekte olma risklerini nasıl azaltabilecekleri konusunda gerçekleri anlayabilecekleri biçimde anlatınız.
  • Neler olduğu veya neler olabileceği hakkında güven verici, dürüst ve yaşlarına uygun bir şekilde bilgi verin.

65 yaş üzeri için tavsiyeler

  • Özellikle de izolasyon altındaki, bilişsel yetersizliği bulunan/bunamadan mustarip yaşlı yetişkinler salgın esnasında/karantina altındayken daha gergin, öfkeli, tedirgin, içine kapalı, aşırı şüpheci olabilir.

Gerektiğinde aileler ve ruh sağlığı alanında çalışan profesyoneller aracılığıyla duygusal destek sağlayın. Bilişsel yetersizliği bulunan/bulunmayan yaşlı bireylere anlayabilecekleri bir dille halihazırda olan biteni anlatın ve enfeksiyon riskinin nasıl azaltılabileceğine dair bilgi verin.

Yaşlı insanlarla temasa geçmenin en iyi yolu, ev telefonları ile onları aramak veya mümkünse düzenli ziyaretler gerçekleştirmektir. Aile üyeleriniz ve arkadaşlarınızdan yaşlı akrabalarını düzenli olarak aramalarını rica edin ve yaşlılara video chat imkanlarını nasıl kullanacaklarını öğretin.

  • Yaşlı bireylerin mobilitelerini sağlamak için yaşantılarında/karantina altındayken uygulayabilecekleri egzersiz programları sunun.



Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir