Gün içinde böbreklerinizi nasıl tükettiğinizi biliyor musunuz?

Bu alışkanlıklar böbrekleri tüketiyor

Böbreklerimizde hasar oluşturan, hatta yetmezliğine bile yol açabilen hatalı alışkanlıklarımız, sağlığımızı tehdit ediyor. Gelin, bu alışkanlıklara bir göz atalım…

Prof. Dr. Tevfik Rıfkı Evrenkaya

Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Rıfkı Evrenkaya, böbreklerin ömrünü kısaltabilen alışkanlıklarımızı anlattı, önemli önerilerde bulundu.

İdeal tuz miktarını aşmak

Tuz vücut için önemli, ancak aşırı tüketimi kan basıncını yükselterek böbreklerde aşırı yük oluşturuyor. Böylece böbrek yetmezliğine kadar gidebilen önemli hasarlar gelişebiliyor. Günlük tuz tüketiminin yaklaşık 5 gram olması gerekiyor. Deniz ya da kara, her ne türde olursa olsun, hepsi dikkatli alnmalı. İşlenmiş ürünler (atıştırmalık, konserve, abur cubur) aşırı miktarda tuz içerdikleri için de bu ürünlerin tüketimini kısıtlamayı ihmal etmeyin.

Yetersiz su içmek

Su idrar, ter ve dışkı aracılığıyla toksinlerin uzaklaştırılmalarını sağlıyor, vücut sıcaklığını ve kanın yoğunluğunu kontrol ediyor. Yeterince sıvı almazsak, toksinler kanda birikiyor. Bunun sonucunda da böbrek taşları ve böbrek yetmezliği gelişebiliyor. Su alımındaki en basit yaklaşım, yazın en az 2 litre, kışın en az 1.5 litre tüketmektir.

Kafeini abartmak

Kafein kan basıncını yükseltiyor, böbrekte kalsiyum taşlarına ve proteinüriye neden olabiliyor. En sık da kahve içerek kafein tüketiyoruz. Günlük izin verilen kafein miktarı 200-300 mg olup, bu da yaklaşık iki büyük fincan kahveye karşılık geliyor.

İlaçları bilinçsizce kullanmak

Düzenli ağrı kesici kullanmak başta böbrekler olmak üzere, birçok organa zarar verebiliyor. Özellikle nonsteroidal antienflamatuar ilaçlar gibi reçetesiz satılan ağrı kesiciler böbrek yetmezliğine, hipertansiyona ve ödeme yol açabiliyorlar.

İdrarı mesanede tutmak

İdrar düzenli olarak mesanede tutulduğunda idrar yolu enfeksiyonu ve mesane kaslarında gevşeklik oluşabiliyor. Bunun sonucunda da böbrek taşları, hatta böbrek yetmezliği gelişebiliyor.

Magnezyum içeren besinleri aksatmak

Yeterince magnezyum alınmazsa, kalsiyum böbreklerden geri emilemediği için idrarla vücuttan daha çok atılıyor, böylece organda kalsiyum taşı ortaya çıkıyor. Yeşil yapraklı sebzeler, fasulye, kabakla ay çekirdeği, fındık ve badem tüketmek vücuda yeterince kalsiyum alınmasını sağlıyor.

Gazlı içeceklere düşkün olmak

Yapılan bir araştırmada, günde iki veya daha fazla bardak gazlı içecek içmek, böbrek hastalığı gelişme riskini artırıyor. Gazlı içecek alımı arttıkça, idrardaki protein de artıyor. Bu durum, böbrek dokusunda hasar oluşturabiliyor.

Şekeri besin listesinden silmemek

Şeker obeziteye katkıda bulunmasının yanı sıra böbrek hastalığının ilk iki nedeni olan hipertansiyonla diyabetin gelişme riskini artırıyor. Hipertansiyon da böbreklerin baş düşmanlarından biri…

B6 vitaminini yeterince almamak  

B6 vitamini eksikliği böbrek taşı riskini artırıyor. Dolayısıyla böbrek sağlığı için günlük olarak en az 1-3 miligram B6 vitamini öneriliyor.

Uykusuz kalmak

Böbrek fonksiyonu, böbreklerin iş yükünü 24 saat boyunca koordine etmeye yardımcı olan uyku-uyanma döngüsüyle düzenleniyor. Böbrek dokusu gece boyunca yenileniyor. Bu nedenle vücudu uykusuz bırakmak hem sağlıklı organa zarar verebiliyor, hem de hasar görmüş organda iyileşmeyi güçleştiriyor. Yapılan bir çalışmada kronik uyku bozukluğunun böbrek yetmezliği olan hastalarda, hastalığın seyrini hızlandırdığı saptandı.

Çok fazla alkol tüketmek 

Alkolün karaciğer ve böbreklerde aşırı yük oluşturan bir toksin olduğu unutulmamalı. Alkol, idrar söktürücü özelliğe sahip. Aşırı tüketilmesi dehidratasyona ve elektrolit bozukluklarına neden oluyor. Karaciğere verdiği zararla böbrekleri de dolaylı yoldan olumsuz yönde etkiliyor.

Kırmızı et tüketimini abartmak

Hayvansal protein yüksek miktarda asit üretiyor. Böbreklerin bu aşırı miktardaki asidi vücuttan uzaklaştırma yükü artınca da böbreklerde doku hasarı oluşuyor.

Sigara içmek

Sigara, kan basıncını arttırıyor, kan akışını azaltıyor ve kan damarlarını daraltıyor. Bu etkileri sonucunda da böbrek işlevlerinin kaybedilmesini hızlandırabiliyor ve mevcut böbrek hastalıklarını kötüleştirebiliyor.

Egzersiz yapmamak

Düzenli olarak yapılan fiziksel aktivite kan basıncı ve şeker metabolizmasını düzenleyerek dolaylı yoldan böbrek sağlığını destekliyor. Öyle ki, yakın tarihli bir araştırmada menopoz sonrası egzersiz yapan kadınların böbrek taşı geliştirme riskinin, egzersiz yapmayanlara göre yüzde 31 oranında daha düşük olduğu belirtildi.




Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir