KEMOTERAPİNİN YAN ETKİLERİYLE BAŞ ETMENİN YOLLARI

YAN ETKİLERİN YÜZDE 90’I GEÇİCİ

Kanser tedavisinde uygulanan kemoterapi, yan etkileri nedeniyle hastaları korkutuyor. Bazı hastalar sürece dayanamayıp, tedaviyi reddedebiliyor. Oysaki yan etkilerin yüzde 90’ı geçici. Ayrıca bazı küçük ama etkili formüllerle kemoterapinin yan etkileriyle başa çıkmak mümkün.

  • Kemoterapinin en sık rastlanan yan etkilerinden bulantı ve kusmaya karşı tedavinin ilk günlerinde hafif, sonrasında ise protein içeren gıdalarla beslenin ve bolca su için.
  • Bağışıklık sistemi zayıflayacağı için özellikle kış aylarında öksüren, hapşıran insanlardan uzak durun. Ancak normal hayatınızı kısıtlamayın, güneşli havalarda yürüyüşe çıkın.
  • Dökülme riskine karşı saçlarınızı kısaltın ve tedavi bittikten sonra yeniden uzayacağını unutmayın.
  • Ağız yaralarına karşı yumuşak uçlu diş fırçası kullanın, karbonatlı suyla gargara yapın.
  • Eğer üretken çağda ve çocuk sahibi olmayı düşünüyorsanız, kısırlık riskine karşı yumurtalıkları ve spermleri saklatın.

Bayındır İçerenköy Hastanesi’nden Prof. Dr. Mustafa Yaylacı, kemoterapi tedavisindeki son gelişmeleri ve tedavinin yan etkileriyle başa çıkmanın yollarını anlattı:

70 yıllık bir mazisi olan kemoterapi tedavisinde yıllar içinde aşamalar kaydedildi. Kanserin çoğalma süreleri göz önüne alınarak, birleştirilmiş ilaçlarla klasik kemoterapi şemaları ortaya çıktı. Kemoterapide 50-70 yıldır bilimsel araştırma yöntemiyle hangi ilaçların hangi hastalık grubuna iyi geldiği bulundu. Bilinen yüzlerce ilaç ve bunların kombinasyonları var. İlaçlar, hastanın yaşına, böbrek ve kalp fonksiyonlarına göre seçilir.

Ne sıklıkla uygulanıyor?

Kemoterapilerin uygulama sıklığı ve süresi, kanserin türüne, tedavinin etkilerine, ilacın formülüne ve vücut üzerindeki yan etkilerin ortadan kalkması ve kan hücrelerinin toparlanma zamanlarına göre ayarlanır.

Klasik kemoterapiler daha çok serumla verilse de tabletle verilen tipleri de bulunur. Tablet tedavileri her gün uygulanabilir ancak serumla verilenler haftalık ya da 3-4 haftada bir sıklıklarla tekrarlanır. 3-4 haftaya denk gelen sürelere bir ‘kür’ yani ‘şifa’ denir ve bu ‘kür’ler ortalama altı ay kadar uygulanır.

Her kanser türünde etkili

Hemen her kanser türünde kullanılan kemoterapi tedavisinin etki oranları farklılık gösterir. Çoğu zaman hastanın yaşam süresini uzatmak hedef alınır ya da hastanın günlük aktivitesini bozan ağrı, nefes darlığı gibi şikayetler düzeltilmeye çalışılır. Kür türlerinde (testis ya da yumurtalık kanserlerinin bir bölümü, akciğer kanserlerinin bir bölümü, lenfoma, lösemi) ise hasta artık hastalıksız yaşayabilir.

Kemoterapinin bulantı, kan düşüklüğü, enfeksiyona yatkınlık, bağırsak problemleri, ağız yaraları, saç dökülmesi, el ve ayaklarda uyuşukluk gibi yan etkileri olabilir. Bu yan etkilerin yüzde 90’ının geçici olduğu unutulmamalı.

Bulantı ve kusmaya karşı bol su: Kemoterapi sonrası bulantı ve kusma görülebilir; bunun için hastaların mutlaka doktoruyla veya bir diyetisyenle ne zaman ne yiyeceğini konuşması gerekir. Meyve, sebze, proteinli gıdalar tüketilebilir. Bolca su içilebilir. Özellikle ilk iki gün hatta beş güne kadar bulantı yaşanabilir. Eğer diyet ve ilaçlara dikkat edilmezse, bulantı uzun süreli olabilir.

Güneşli havada yürüyün: Kemoterapinin bir diğer ciddi yan etkisi de vücudumuzda enfeksiyonlarla savaşan beyaz kan hücrelerini azaltmasıdır. Beyaz kan hücreleri vücudumuzda enfeksiyonlarla savaşır. Hastalar özellikle kış aylarında öksüren, hapşıran insanlarla bir araya gelmemeli. Açık, güneşli havalarda yürüyebilirler. Kalabalık ortamlarda maske takabilirler.

Nadiren kanda trombosit düşebilir ve kanamaya eğilim olabilir. Morluklar, burun ve diş eti kanaması gibi durumlarda mutlaka hekime başvurulmalı. Kansızlığa bağlı halsizlik gelişebilir. Kan ilaçlarıyla veya kan takviyesiyle bu sorun giderilebilir.

Dökülen saçlar tekrar çıkar: Kadın hastaların tedavi sırasında saçlarını kısaltmasında gayda var. Tedavi bittikten sonra saçlar yeniden istanbul izmir evden eve nakliyat uzamaya başlar. Genellikle saç dökülmesini engelleyen yöntemler tavsiye edilmez. Her ilaç saç dökülmesi yapmayabilir.

Kısırlık riskine karşı yumurta dondurma: Doğurgan, üretken yaşta olan kadın ve erkeklerde eğer doğum düşünülüyorsa; gerekli görülmesi halinde sperm bankacılığı ya da yumurtalıkların saklanması yöntemleri değerlendirilebilir.

Ağız yaraları için karbonatlı gargara: Ağız yaraları için yumuşak uçlu diş fırçaları, karbonatlı gargara; ishal için ise elektrolitlerin yerine konması amacıyla sulu diyetler önerilir.