- Avon’dan yeni yılın neşesine yakışır hediye alternatifleri - 2 Aralık 2024
- NARS’ın ikonik ürünleri ile makyaja sihirli bir dokunuş - 2 Aralık 2024
- NYX Professional Makeup Buttermelt Blush ile 12 saat kalıcı renk - 2 Aralık 2024
Yenidoğanlardaki göz hastalıklarına dikkat
Yenidoğan dönemi, bebeklerin ilk aylarındaki gelişim aşamalarının sıklıkla kontrol edilmesi açısından büyük önem taşır. Bebekler 1-3 ayda gözleriyle yukarı ve aşağı doğru cisimleri takip edebilmelidir. Altıncı aydan sonra ise hiçbir kısıtlanma olmaksızın, tüm yönlere bakabilmelidir. Bu gelişim sürecinde göz rahatsızlığının ortaya çıkması, çoğu zaman kaçınılmaz olabilir. Bebeklerde görülebilen en yaygın göz sorunlarının başında kornea hastalıkları, katarakt, kanjonktivit, glokom, göz tümörleri, prematüre retinopatisi ve gözyaşı kanal tıkanıklıkları gelir. Bu rahatsızlıklarla ilgili konulan erken teşhis sayesinde başarılı sonuçlara ulaşmak mümkündür.
Opr. Dr. Hüseyin Sanisoğlu
Göz Hastalıkları ve Vitreoretinal Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Hüseyin Sanisoğlu,“Gözdeki her türlü problem ciddiye alınmalı ve bir uzman desteğine başvurulmalı” uyarısında bulundu.
Bebeğin gelişim süreci yakından takip edilmeli
Kornea, gözün renkli kısmının üzerinde bulunan şeffaf dokudur. Doğuştan büyük veya küçük olabileceği gibi düz kornealara da sıklıkla rastlanabilir. Bu tür değişiklikler, lekeler ve bulanık görüş şeklinde ortaya çıkabilir.
Kornea türü rahatsızlıklarda erken teşhisle birlikte ilaç tedavisi uygulanır. Ancak bazen bebeklerde, açıklanamayan bir anormallik veya görme kaybı da oluşabilir. Bebek göz kusuruyla doğarsa, tıbbi tedavi veya ameliyat gerekebilir.
Düzenli göz muayeneleri çok önemli
Görme sistemi bebekler ve küçük çocuklarda tam anlamıyla gelişmediğinden, belirli oranda görüş söz konusudur. Görme potansiyeli, gözün hareketliliği ve dikkatiyle artar. Özellikle çocukların beyninde bulunan görme merkezinin gelişimini tamamlaması için her iki gözden eşit oranda gelen bilgilerin, beyne doğrudan aktarılması gerekir. Beyne net görüntüler iletilmediği takdirde, ileride geri dönüşü olmayan görme kayıpları ortaya çıkabilir. Bu nedenle problemin erken teşhisi ve düzenli aralıklarla yapılan göz muayeneleri, geri dönüşü olmayan hastalıkların önüne geçilmesine yardımcı olur.
Glokom: Göz tansiyonu yüksekliği olarak bilinen glokom, yapısına bağlı olarak veya sistemik hastalıklarla birlikte görülebilir. Doğuştan meydana gelen glokomlarda erken müdahale önemlidir. Aksi takdirde gözlerde aşırı derecede büyüme, dışa çıkma, aşırı sulanma ve ışık hassasiyeti görülebilir. Erken dönemde oluşan doğumsal göz tansiyonu, göz damlaları ve cerrahi işlem ile tedavi edilebilir.
Katarakt: Bebekle ve çocuklarda görülen katarakt, geç teşhis edilmesi sebebiyle gözde tembelliğe yol açabilir. Özellikle glokom veya katarakt şüphesi taşıyan bebeklere, anestezi muayenesi sonrasında, gerekirse aynı seansta müdahale edilmelidir. Bebeğin kataraktlarını çıkarmak için ameliyat elzemdir.
Gözyaşı kanalıyla ilgili rahatsızlıklar: Bunların tedavisi, problemin kaynağına yöneliktir. Kanal tıkanıklıkları ve iltihaplanmalar için ilaç tedavisinin yanı sıra, gözyaşı kanalını çalıştıran masajlar önerilir. Bunlar etkili olmadığı takdirde cerrahi tedaviye geçilebilir.
Retinablastom: Çok nadir görülmekle beraber genellikle iki yaşından önce ortaya çıkan bir rahatsızlık türüdür. Bu vakalarda hastaların yüzde 30’u iki taraflı görür. Tümörün göz bebeğinde yer almasıyla birlikte şaşılık, tek taraflı göz bebeği genişlemesi ve gözlerde titreme gibi belirtiler ortaya çıkar. Radyasyon tedavisi veya ilaç tedavisi uygulanır.
