- DESA’nın yeni marka yüzü Hafsanur Sancaktutan oldu - 4 Ekim 2024
- CLEAR Men’in Marka Yüzü: UEFA Yılın Futbolcusu Erling Haaland - 4 Ekim 2024
- Bahçeden toplanan ürünlerle sağlıklı atıştırmalıklar yapıldı - 4 Ekim 2024
Çocukları teknolojiden uzaklaştırırken hataya düşmeyin!
Teknolojinin her alana hakim olduğu bir dönemde çocukları bilgisayar veya akıllı telefonlardan uzaklaştırmanın mümkün olmadığını belirten Öğrenme Terapisti ve Uzman Psikolog İnci Özkoray, çocukların eğitimlerine olumlu katkı sağlayan eğlenceli öğrenme programlarını öneriyor. Bu sayede çocukların hem öğrenme kaygısının azalacağına, hem de motivasyonunun artacağına dikkat çekiyor.
Günümüzde ebeveynleri endişelendiren konuların başında çocukların cep telefonu, bilgisayar gibi cihazlar ile olan ilişkisi geliyor. Öğrenciler özellikle tatil dönemlerinde ve okul dışındaki boş zamanlarında akıllı telefon, tablet veya bilgisayar başında geçiriyor. Bu durumun bir bağımlılık ve tembelleşme yaratabileceğini düşünen ebeveynler de, çocuklarının teknolojiyle olan iletişimini kısıtlamaya yöneliyor.
Çocukları teknolojik cihazlardan uzaklaştırmanın doğru olmadığına dikkat çeken Öğrenme Terapisti ve Uzman Psikolog İnci Özkoray, şu tavsiyelerde bulundu: “Ebeveynler çocuklarının teknolojik cihaz kullanımlarına dengeli bir biçimde müsaade etmeli.İsviçre Zürih Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmada dijital cihaz kullanan çocukların daha hızlı öğrenme yetisine sahip olduğu görülüyor. Aynı araştırmada çocukların 6 yaşına kadar günde en fazla 30 dakika, 9 yaşına kadar günde en fazla 40 dakika, 12 yaşına kadar ise en fazla 80 dakika telefon ve bilgisayar kullanımı yapmasının ideal olduğu görülüyor.”
Çocukla iletişim bozulabilir, dersten soğuyabilir
“Teknolojinin nasıl kullanıldığı önemli” diyen Özkoray, “Tembelliğe de alıştırabilir, öğrenmeyi de kolaylaştırabilir. Burada önemli olan platformların ne kattığına dikkat etmek. Özellikle tatil dönemlerde teknolojiden uzaklaştırarak derse yöneltmeye çalışmak doğru değil, çocuk sıkılabilir ve dersten soğuyabilir” şeklinde konuştu.
Çocukların eğitimlerine olumlu yönde katkı sunacak, eğlenceli öğrenme programları olduğuna da değinen Özkoray, “Eğlenceli içerikler oyun gibi geleceği için, öğrenme kaygısı olmayacak. Aynı zamanda motivasyonunu da artıracak. Özellikle matematik gibi derslerde bu durum oldukça avantaj sağlayabilir” dedi.