Panik atak kadınları erkeklerden iki kat daha fazla etkiliyor

Travmalar ve psikolojik bozukluklar panik atağı tetikliyor

Endişe veya yoğun korku dalgalanması olan panik atak; çarpıntı, terleme, boğulma hissinin eşlik ettiği, beklenmedik bir anda gerçekleşen ve size kendinizi çaresiz hissettiren bir durumdur.

Panik atak durumunda beden ve zihin kontrolünü kaybetme korkusunun yaşandığını ve genellikle kalp krizi geçirildiğinin düşünüldüğünü belirten Anadolu Sağlık Merkezi’nden Uzman Psikolog Ezgi Dokuzlu, “Toplumda her 75 kişiden birinde panik atak görülür. Kadınlarda erkeklere oranla yaklaşık iki kat daha fazladır. Başlangıç yaşı genellikle 20’li  olsa da yaşamın her döneminde ortaya çıkabilir” açıklamasında bulundu.

İnsanlar tedirgin edici bir etken veya bir durum ile karşı karşıya kaldığında savaş veya kaç mekanizması devreye girer. Bu sırada adrenalin hormonunun salındığını Dokuzlu, “Evrimsel olarak bizi tehlikelerden koruma ve hayatımızı sürdürebilme görevi gören bu sistem çalışmadığında panik yaşarız” dedi.

Tetikleyici olay veya durum karşısında sempatik sinir sistemi devreye girer ve vücudumuz alarm durumunda kaçmak ve savaşmak için kendini hazırlar. Kişi hızlı nefes alıp vermeye başlar ve kalp atışları hızlanır. Vücudun düzeni aniden kontrolsüz şekilde değiştiğinde kontrolü kaybediyormuş gibi hisseder ve panik durumu yaşar. Travmalar, psikolojik ve psikiyatrik bozukluklar, uyarıcı madde kullanımı ve birçok kaynağı olabilir.

10 ile 30 dakika arasında sürebilir

Hastaları en çok korkutan ve çaresiz hissettiren atakların aniden gelmesi olduğunu söyleyen uzman psikolog , “Panik atak belirtileri bir anda başlar ve kendiliğinden sonlanır. Atak sırasında çarpıntı, baş dönmesi, terleme, nefes darlığı veya boğulma hissi, soluğun kesilmesi, göğüs ağrısı, göğüste sıkışma hissi, bulantı, kusma, mide bulantısı, karın ağrısı, kontrolünü kaybetme korkusu, kendini veya çevresindekileri tuhaf hissetme, ölüm korkusu, üşüme veya ateş basmaları, vücudun çeşitli yerlerinde uyuşma, titreme gibi belirtiler olabilir” dedi.

Hasta yakınları sakinleştirmeli

Panik atağın tedavisinde psikoterapi, ilaç tedavisi, hastanın bilinçlenmesi, fiziksel egzersiz, uyuşturucu maddelerden uzak durmak ve nefes egzersizlerinin oldukça etkili olduğunu belirten Ezgi Dokuzlu, “Hasta yakınları atak sırasında olabildiğince sakin olmalı ve hastayı sakinleştirmek adına telkinde bulunmalılar. Hasta, panik durumu geleceği korkusu ile günlük hayatında kaçınma davranışında bulunuyorsa bunu desteklememeli ve hastayı cesaretlendirmeli” açıklamasında bulundu.




Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir