Periton diyalizi tedavisi pandemi sürecinde hastaları korudu

Hastaların sosyal yaşamını kısıtlamadan tedavi görmelerine imkan veriyor

Periton diyalizi, böbrek hastalığında yerine koyma tedavilerinin yüzde 10’unu oluşturuyor. Covid-19 pandemisi sürecinde hastaları temastan koruyarak önemli bir destek sağlıyor.

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nefroloji Kliniği İdari ve Eğitim Sorumlusu Prof. Dr. Melike Betül Öğütmen; tedavinin SGK güvencesiyle hastalara ulaştırıldığını söyledi.

Prof. Öğütmen, hem süreci hem de böbrek hastalığının gelişmesinde etkili olan nedenleri sıraladı:

“Böbrekte protein kaçağı ve kan görülmesi gibi durumlarda böbrek hastalığı gelişme riski ortaya çıkmaktadır. Ayrıca gelişigüzel ilaç kullanımı veya ani sıvı kayıpları da böbrek hastalığına yol açabilmektedir. Daha nadir olarak ise kas hasarlanmaları ile giden trafik kazası; depremde göçük altında kalma gibi durumlarda hızlı gelişen böbrek yetmezliği görülebilir.”

Yerine koyma tedavilerinin yüzde 10’unu oluşturuyor

Periton diyalizinin, kanı zararlı atıklardan temizlemek için hastanın kendi karın zarının filtre yerine kullanılarak uygulanan bir yöntem olduğunu aktaran Prof. Dr. Öğütmen, sözlerine şöyle devam etti:

“Türk Nefroloji Derneği’nin çalışmaları kaynak olarak gösterilirse, 2020 yılında kronik böbrek hastalığı tanısı ile böbrek yerine koyma tedavileri gören 11.596 hasta bulunmaktadır. Bu hastaların 1.175’i periton diyalizi tedavisi yapmaktadır. Hemodiyaliz, böbrek nakli ve periton diyalizi gibi yerine koyma tedavilerinden yüzde 10’u periton diyalizi tedavileridir.”

Periton diyalizi tedavilerinin devlet güvencesine alındığını da sözlerine ekleyen Prof. Dr. Öğütmen, SGK güvencesinde olan hastaların ücret ödemeden tedaviye ulaşabildiği bilgisini verdi.

Periton diyalizinin avantajları neler?

Periton diyalizinin tıbbi ve sosyal üstünlükler sağlayan bir yöntem olduğunun altını çizen Prof. Dr. Öğütmen, birçok hastanın kolaylıkla bu tedaviyi yapabileceğini vurguladı. “Periton diyalizi yapabilmek için hastanın sağlıklı bir periton yapısının olması ve tedaviyi yapacağı bir ortamın bulunması yeterlidir.” şeklinde konuşan Prof. Dr. Öğütmen, yöntemin avantajlarını şöyle sıraladı:

“Periton diyalizi tedavisinin hemodiyaliz ile karşılaştırıldığında bazı üstünlükleri vardır. Bunlardan en önemlisi idrar yapma işlevinin bu hastalarda daha uzun süre devam etmesidir. Kalan böbrek işlevleri daha uzun süre korunabilir. Ayrıca hasta beslenme ve sıvı alımı konusunda kısıtlanmayabilir. Bunların yanında hastalar bir merkeze haftada 3 gün bağlı olmak zorunda kalmazlar; gerekirse tedavilerini, gece saatleri yapıp gündüzleri tamamen özgür olabilirler. Bu tedavi ile hastalarımız rahatlıkla seyahat edebilir.”

Periton diyalizi hakkında doğru bilinen yanlışlar

Prof. Dr. Öğütmen, periton diyalizi ile ilgili doğru bilinen yanlışlarla ilgili de önemli bilgiler verdi. “Hastalarımızın doğru sandığı yanlış bilgilerden biri işlem sırasında mikrop kapma olasılığının yüksek olmasıdır. Oysa kurallarını öğrendikleri tedavinin diğer tedavilerden farklı bir enfeksiyon riski bulunmamaktadır.” şeklinde konuşan Prof. Dr. Öğütmen, sözlerine şöyle devam etti:

“Bazı hastalar periton diyalizini kendi başlarına yapamayacaklarını düşünüyor. Aslında fiziksel engeli olmayan bütün hastalar tedaviyi öğrenip uygulayabilmektedir. Kendi tedavilerini yapabilmenin özgüveni ile sosyal hayatlarını kısıtlamadan daha özgür bir şekilde tedavilerini devam ettirebilirler.”

‘Covid hastalarıyla karşılaşmadan tedavilerini yapabildiler’

Birçok hastalık grubunu etkileyen Covid-19 pandemisi böbrek hastaları için de hem tedaviye ulaşmaları hem de hastalığı daha riskli geçirmeleri konusunda olumsuz bir etki yarattı. Vücut dirençleri hastalıklarından dolayı daha düşük olan böbrek hastalarının, enfeksiyona daha kolay yakalandığını ve hastalığın daha kötü seyir gösterdiğini vurgulayan Prof. Dr. Öğütmen, periton diyalizinin pandemi sürecinde sağladığı kolaylıkları aktardı:

“Bu salgında evde periton diyalizi yapan hastalarda tedavinin üstünlüğünü gördük. Evlerinde tedavi yapabildikleri için toplum arasına girmeden ve Covid hastalarıyla karşılaşmadan tedavilerini yapabildiler. Dolayısıyla hastalığa yakalanma oranları daha az oldu. Bu dönem de Periton Diyalizi tedavisini tercih eden hekim ve hasta sayısı daha fazla oldu.”

Pandemi sürecinde böbrek hastalarına tam doz aşı olmaları önerisini de sunan Prof. Dr. Öğütmen, hastaların kalabalık ortamlardan, kapalı alanlardan ve hastane ortamından mümkün olduğunca uzak durmaları gerektiğini belirtti.

 




Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir