Türkiye’de bebeklerin yüzde 4-5’i tüp bebek tedavisi ile doğuyor

Tüp bebek tedavisindeki son gelişmeler

Her çiftin hayali dünyaya sağlıklı bir bebek getirebilmek. Çoğu zaman çiftler uzun bir uğraş gerektirmeden mutlu sona ulaşsa da bu durum herkes için kolay olmayabilir. Ülkemizde bir yılda doğan bebeklerin yaklaşık yüzde 4-5’i tüp bebek tedavisi ile dünyaya geliyor.

Prof. Dr. Bülent Baysal

Bir yıllık korunmasız ilişkiye rağmen gebe kalınamaması olarak tanımlanan kısırlık yüzünden çiftlerin yüzde 15’inin tüp bebek merkezlerine başvuruyor.

Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Bülent Baysal tüp bebekle ilgili son tedavi yöntemlerini anlattı:

Embriyoskop

Mikroenjeksiyon yöntemi ile yumurtaya sperm enjekte edildikten sonra embriyoları bulunduğu ortamdan dışarı çıkarmadan izleme imkanı veren embriyoskop ile en sağlıklı embriyo seçilebiliyor. Bu sayede daha az sayıda embriyo transferi yapılıyor. Embriyolar gelişimleri değerlendirmek için dış ortama sık çıkarılmıyor. Böylece en az riskle uygun ortamda kalıyorlar.

Hasta dostu tedavi protokolleri

Antagonist protokolü ile 8-9 günlük enjeksiyonu takiben yumurta toplama aşamasına gelmek mümkün. Hasta takibi hastadan hastaya değişiyor. Yeni geliştirilen 7 gün etkili uyarıcı ilaçlar ile günlük enjeksiyonlar şeklinde değil, daha az enjeksiyonla uygulanabilir hale geliyor. Haftada bir yapılan enjeksiyonlar ve ağızdan kullanılan ilaçlar ile kadınların yaşam kalitesi yükseliyor.

Embriyo dondurulması (Vitrifikasyon)

Embriyo transferi yapıldıktan sonra geride kalan kaliteli embriyolar ailenin de izni alındıktan sonra ileriki uygulamalar için dondurularak saklanıyor. Embriyolar yeni dondurma metodu vitrifikasyon ile hızlı şekilde dondurularak saklanıyor. Bazen tüp bebek programına girmiş ve folikül gelişimi için yumurtalık uyarıcı ilaçlar kullanan hastalarda yumurtalıkların aşırı uyarılması durumu gelişiyor. Bu durumda embriyo transferi yapmak klinik tabloyu daha da ağırlaştırabileceğinden embriyolar dondurularak saklanıyor. Başka bir adet döneminde, ortalama iki ay sonra hastanın klinik durumu düzelince transfer yapılabiliyor.

Doğurganlığın korunmasında seçenekler

Son yıllarda özellikle 40 yaş öncesi dönemde özellikle meme kanseri sıklıkla karşımıza çıkıyor. Bir kadın veya erkeğin onkoloji tedavisi ile üreme hücreleri zarar görebilmektedir. Kendi hücreleri ile çocuk sahibi olamayabilirler. Yumurta hücresi, tedavisi tamamlanan, onkologlar tarafından gebelik izni verilen hastalara embriyo transferi yapılıyor.

Preimplantasyon Genetik Tanı (PGT)

PGT yöntemi, daha önce genetik hastalıklar nedeni ile çocuklarını kaybeden, düşük yapan annelere uygulanıyor. Bu teknikte embriyoya zarar vermeden biyopsi yapılması gerekiyor. Böylece DNA dizilimleri bilinen genetik hastalıkların tanısı yapılabiliyor. Özellikle akraba evlilikleri ile artan gen hastalıklarının tanısına dikkat ediliyor. İleri kadın yaşı söz konusu olduğunda, embriyonun normal görünmesine rağmen artmış kromozom anomali oranları olabiliyor. Bu olgularda PGT yapılması gebelik oranlarını artırabiliyor.




Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir