- Kérastase 60. yılını global marka elçileriyle kutluyor - 11 Ekim 2024
- Eastpak x Peanuts Koleksiyonu çevre dostu - 11 Ekim 2024
- DESA’nın yeni marka yüzü Hafsanur Sancaktutan oldu - 4 Ekim 2024
YEMEKLERİNİZİ TUZ YERİNE BAHARATLA TATLANDIRIN
Memorial Ataşehir Hastanesi Dahiliye Bölümü’nden Prof. Dr. Birsel Kavaklı, 14-20 Mart Dünya Tuza Dikkat Haftası nedeniyle fazla tuz tüketiminin zararları hakkında bilgi verdi.
Sofra tuzunun asıl adı, sodyum klorür. Tuzun yüzde 60’ı klor, yüzde 40’ı ise sodyumdan oluşur. Sodyum, organizmada sıvı ve asit-baz dengesinin sağlanmasında önemli rol oynar; besinlerde doğal olarak bulunan bir mineraldir.
Aşırı tuz tüketimi sağlık problemlerini beraberinde getirebilir. Duyarlı bireylerde, fazla sodyum alımına bağlı olarak kan basıncı yükselir. Bu durum hipertansiyon, kalp ve böbrek hastalıkları, felç için risk faktörüdür.
Dengeyi nasıl sağlayabilirsiniz?
Sodyum eksikliği; kusma, zihin bulanıklığı, kas yorgunluğu, ağrı, kramp, iştah azalması, solunum yetersizliği gibi durumlar yaratabilir. Yetişkinler için minimum sodyum gereksinimi günde 500 mg’dır. Maksimum tuz alımı ise günlük 6 gr. olmalı.
Sodyuma duyarlı mısınız?
Bazı kişiler fazla sodyum alımından etkilenmeyebilir çünkü vücut idrar ve terlemeyle atabilir. Ancak toplumun yüzde 30’undan fazlasının sodyuma duyarlı kan basıncına sahip olduğu bilinir. Bu bireylerin diyetlerindeki fazla sodyum, yüksek kan basıncına neden olur. Kişinin sodyuma duyarlılığı varsa ve kan basıncı yüksekse, dikkatli olmalı.
Tuz gereğinden fazla tüketildiği takdirde kandaki miktarı artar ve susama gerçekleşir. İçilen suyla fazla tuz, idrarla ya da terle dışarı atılır. Ancak böbreklerde, karaciğerde bir rahatsızlık varsa, tuz dışarı atılamaz. Bu durumda vücudun belirli yerlerinde ödem denen şişkinlikler gelişir.
Tuz kullanımını azaltmak için
Tuz alımını azaltmak için baharatlardan faydalanabilirsiniz. Çeşitli karışımlar hazırlayabilirsiniz. Tuz içermeyen çeşitli hazır karışımlar da var.