- Yeni yıl için hediye arayışında olanların telaşına son verecek - 8 Aralık 2024
- Yeni yılın tüm renkleri Anker’in yeni hoparlöründe - 8 Aralık 2024
- Yeni yıl için şık ve pratik hediye önerileri - 8 Aralık 2024
Meme başı akıntısının sebepleri araştırılmalı
Memede ağrı ve şişlikten sonra kadınları en fazla endişelendiren durumlardan biri olan meme başı akıntısı yaşam kalitesini olumsuz etkiliyor. Bu problemin kaynağının tespit edilip vakit kaybetmeden müdahale edilmesi hayati önem taşıyabiliyor.
Memorial Şişli Hastanesi Genel Cerrahi Bölümü Meme Sağlığı Merkezi’nden Doç. Dr. Fatih Levent Balcı ’15 Ekim Dünya Meme Sağlığı Günü’ kapsamında meme akıntısı sebepleri, duktoskopi uygulaması ve tedavisi hakkında bilgi verdi.
Kadınların büyük kısmında hayatlarının belirli dönemlerinde meme başı akıntısı görülmektedir. Ancak pek çok kadın bunu önemsememektedir. Oysa meme başı akıntıları doğal bir süreçten kaynaklanabildiği gibi bazı sorunların da belirtisi olabilmektedir. Akıntının iki memeden, çok kanaldan gelmesi, yağlı ve süte benziyor olması meme kanseri dışında hormonal veya psikosomatik nedenlere işaret edebilmektedir. Ancak tek memeden kanlı ya da açık renkte bir akıntı varsa bu altta yatan muhtemel erken evre meme kanserini belirtisi olabilmektedir.
Her akıntı kanser şüphesiyle değerlendirilmeli
Meme başı akıntıları, patolojik ve patolojik olmayan şeklinde ikiye ayrılabilir. Patolojik olmayanlarda iki taraftan da sütsü bir akıntı gelir. Patolojik olanlarda ise tek memeden ve tek kanaldan akıntı gelmektedir. Genellikle kanlı ya da açık renkte tek memeden gelen akıntı kanserlerde, sarı ve yeşil renkli akıntı ise fibrokistik değişiklik veya meme apsesi durumlarında görülmektedir. Ancak akıntının renginin sarı ya da yeşil olması kişinin kanser olmadığı anlamına gelmez. Nedenleri araştırılıp buna göre bir tedavi planı belirlenmelidir.
Dustoskopi ile tedavi de mümkün
Meme başı akıntısı sebebini araştırmak için çeşitli tetkikler kullanılmaktadır. Bunlar ultrason, mamografi ve MR’dır. Ancak meme başı akıntısına yol açan kanserler nadir olarak bu klasik yöntemlerle yakalanabilir. Çünkü lezyonlar yaklaşık 1 mm’dir ve görüntülenmesi zordur. Meme duktoskopisi sayesinde patolojik meme başı akıntısı olan pek çok hastada, kanaldan köken alan meme kanserinin erken dönemde saptanması mümkündür. Akıntının geldiği yerden 1 mm çapında bir kanül aracılığı ile meme başı genişletilerek meme içine girilir ve lezyonun nerede olduğu saptanır. Bazen bu akıntıya papillom ismi verilen siğil benzeri lezyonlar da yol açabilir. Bu yöntem sayesinde meme kanalı içinde yıkama, duktal lavaj yapılması, biyopsi alınması ve bazı tedavi edici işlemler de mümkün olabilir.
Duktoskopi lokal anestezi altında uygulanabilir. Duktoskopi benign (iyi huylu) nedenlere bağlı patolojik meme başı akıntısı olan hastalarda endoskopik mikro-basket yardımıyla ameliyat olmadan tedavi imkanı sağlar.
Lohusalık süreci dışında gelen her türlü sütsü renkte akıntıya galaktore adı verilmektedir. Psikolojik etkenler, fizyolojik sorunlar ya da beyindeki hipofiz bezinden kaynaklanan problemler nedeniyle de galaktore oluşabilmektedir. Bu noktada da sorun hormonal nedenlere bağlı ise çeşitli ilaçlarla; psikolojik etkenlere bağlıysa buna uygun medikal tedaviyle meme başı akıntısı kontrol altına alınabilmektedir.