- Elsa Crystal’ın zarif koleksiyonuna ışıltılı davet - 14 Mayıs 2025
- Güzelliğin Yeni Gücü: Fermente Pembe Kamelya Yağı - 14 Mayıs 2025
- Starbucks’tan sosyal fayda odaklı yeni bir proje - 14 Mayıs 2025
Koku Duyusunda Azalma, Kabızlık, Uykuda Konuşma
Dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen Parkinson hastalığı, nörolojik rahatsızlıklar arasında en yaygın olanlardan biri. Araştırmalara göre, 65 yaş ve üzerindeki bireylerde görülme sıklığı yüzde 1 civarında. İleri yaşlarda bu oran daha da yükseliyor.
Nöroloji Uzmanı Dr. Yüksel Dede, “Türkiye’de yaklaşık 150 bin Parkinson hastası var. Ve bu sayın giderek artıyor” dedi.
Parkinson, beyindeki dopamin üreten hücrelerin zamanla azalmasıyla ortaya çıkan, ilerleyici bir sinir sistemi hastalığı. Hareketlerde yavaşlama, titreme, kas sertliği ve denge sorunlarıyla ortaya çıkıyor.
Ailesinde öyküsü olanlar dikkat
Parkinson, genetik yatkınlığı olan kişilerde daha erken yaşta ortaya çıkabiliyor. Ayrıca pestisitler gibi kimyasallara uzun süre maruz kalmak hastalığın gelişiminde rol oynayabiliyor. Özellikle ailesinde Parkinson öyküsü olanların belirtilere karşı daha dikkatli olmaları gerekiyor. Hastalığın görülme sıklığı, cinsiyetler arasında da farklılık gösteriyor. Genel olarak erkeklerde kadınlara göre yüzde 1.5–2 kat daha sık görülmekte. Bu farkın hormonal, genetik ve çevresel faktörlerden kaynaklandığı düşünülmekte.
Erken evre belirtilere dikkat!
Bazı belirtiler, yıllar öncesinden başlamasına karşın erken fark edilmiyor. Ve hastalık uzun süre sessizce ilerliyor.
Koku duyusunda azalma, kabızlık, depresif duygu durum, uykuda konuşma, kavga etme gibi hareket sistemini doğrudan etkilemeyen bulgular hastalığın erken belirtileri olabiliyor. Bu belirtiler genellikle göz ardı ediliyor. Ancak hareketlerde yavaşlama, kas sertliği ve titreme gibi klasik semptomlar ortaya çıktığında teşhis genellikle konmuştur. Erken dönemde bir nöroloğa başvurmak, hastalığın ilerleyişini yavaşlatmak açısından çok önemli.
Tedavide önemli gelişmeler var
- Daha uzun etkili ve yan etkisi azaltılmış ilaçlar
- Medikal tedavinin yeterli gelmediği durumlarda devreye giren hareket bozukluklarını dengeleyen infüzyon pompaları
- Uygun hastalarda derin beyin stimülasyonu (beyin pili) gibi cerrahi yöntemler önemli gelişmeler arasında.
- Özellikle son yapay zeka destekli uygulamalar, hastalığın takip ve tedavisini desteklemek amacıyla da kullanılmakta.
Beyin pili tedavisinde uygun hasta seçimi önemli
Belirtileri ilaçlarla yeterince kontrol altına alınamayan, ilaç tedavisine yanıt verse de hareketliliğinde günlük yaşamı kısıtlayacak derecede dalgalanmalar yaşayan, genç yaştaki Parkinson hastaları için beyin pili tedavisinin uygun bir seçenek. Bu tedavi ile hareketle ilgili belirtilerde başarılı şekilde düzelme sağlanır, konuşma problemleri gibi bazı belirtilerde etki sınırlıdır. Bu açıdan tedaviye uygun hasta seçimi büyük önem arz etmektedir.
Kök hücreden elde edilen dopamin hücreleriyle yapılan klinik çalışmalar ise sürüyor. Deneme aşamasındaki bu tedaviler, ileride hastalığın seyrini değiştirebilmekte.
Hastaların yaşam kalitesini artıran öneriler
İlaçların düzenli kullanımı, sağlıklı beslenme alışkanlıkları ve egzersiz basit ama etkili önlemler. Parkinson hastalığında ilaç uyumu çok önemli. Hastalar ilaçlarını hekimlerin önerdiği şekilde kullanmalı. Hastaların ilaçlardan gördükleri yararı ve de yan etkileri takip etmeleri ve hekimlerine bildirmeleri mühim.
Parkinson hastalığında yaşam kalitesini olumlu yönde etkileyen önemli faktörlerden biri düzenli egzersiz. Özellikle yürüyüş, pilates ve dans). Denge, yürüme, konuşma ve hatta yutma açısından ihtiyaç duyan hastaların fizik tedavi ile desteklenmeleri büyük fark yaratmaktadır.
Beslenme parkinson hastalığında önemli bir yer tutuyor. Kabızlıkla mücadelede lif bakımından zengin beslenmek, bol su içmek gerekiyor. Dengeli beslenme ile kilo kaybı önlenmeli, kilo alınmamalı.
Parkinson hastalarını günlük hayatlarının içinde sosyal hayata katılıma davet etmek hem ruhsal hem de fiziksel sağlıklarına katkı yapıyor. Hasta ve yakınlarının desteklenmesi, bilgilendirilmesi şart. Dernekler ve kamu kurumları, eğitim ve sosyal faaliyetler düzenliyor. Bu faaliyetlere katılım, hem hastalar hem de hasta yakınları için faydalı.