‘Tablo kötü ama çaresiz değiliz, diyabet tam şifayla iyileşir’

‘Daha önce görmediğimiz Tip 1 diyabet modelleri görmeye başladık’

Dünya Diyabet Atlası’nın (IDF) verilerine göre, tüm dünyada diyabetin en hızlı arttığı ülke Türkiye…  Ülkemizde Avrupa ortalamasının üç katı, dünya ortalamasının iki katı diyabet görülmekte!

Dr. Ümit Aktaş

Fitoterapi Uzmanı Dr. Ümit Aktaş, “Diyabet birçok hastalığa davetiye çıkaran ciddi bir sağlık sorunudur. Ancak bilinmelidir ki, çaresiz değilsiniz. Diyabet tam şifayla iyileşir” dedi. Dr. Aktaş, diyabet hastalarının yanlış beslenmeye yönlendirildiğini belirterek anti-diyabet yaşam önerilerini paylaştı:

Dünyada her 11 insandan 1’i diyabet. Dünya Diyabet Atlası 2021 verilerine göre, 2000 yılından bu yana sürekli olarak diyabetin arttığını görüyoruz. 2021 yılı itibariyle dünya üzerinde 537 milyon diyabet hastası var. Bu hastaların yaklaşık yarısına teşhis konulamamış durumda. Tip 2 diyabetin başlama yaşı ise 8 yaşa kadar indi. Daha önce hiç görmediğimiz Tip 1 diyabet modelleri görmeye başladık.

Eskiden Tip 1 diyabet denince görülen tablo, ilk 1 yaşta başlayan, pankreasın maalesef gelişmediği çocuklardı. Oysa son 10- 15 senedir hiç görmediğimiz bir Tip 1 diyabet modeli görmeye başladık. Hiçbir sağlık problemi olmayan çocuklarda, 10 yaşında, 15 yaşında aniden başlayan Tip 1 diyabet tabloları var artık.

‘2021’de 6.7 milyon insan diyabete bağlı hayatını kaybetti’

Maalesef Türkiye en istemediğimiz alanda şampiyon. Tüm dünyada diyabetin en hızlı arttığı ülkeyiz. Dünya Diyabet Atlası verilerine göre 2021 yılı içerisinde 6,7 milyon insan diyabete bağlı hayatını kaybetti. Şeker hastalığı dünyada görülen hastalıklar arasında 1 numaralı ölüm nedenidir. Ölüm nedenlerine baktığınızda, kalp damar hastalıklarının birinci sırada olduğunu görürsünüz. Kalp damar hastalıklarının en önemli nedeni de diyabettir. Diyabet, sadece kan şekerinin yüksekliğinden ibaret değildir; arka planda sinir hasarı, damar hasarı ve organ hasarı yapar, tüm vücut sistemini etkiler.

‘Diyabeti önlemek, tedavi etmekten daha kolaydır’

Diyabet hastasını beslenme özelinde yanlış yönlendirmemeli, herkesi de diyabet olmaması için beslenme konusunda doğru bilgilendirmeliyiz. Sağlıklı yaşamı mümkün kılmanın yolu, koruyucu hekimlikten geçer. Tüm hastalıklarda olduğu gibi diyabet özelinde de hastalığı önlemek tedavi etmekten daha kolaydır. Ülkemizde bilinçlendirme genele yayılmalı. Anti-diyabet yaşam tarzını bir seçim olarak değil, zorunlu olarak benimsememiz gerekiyor. Aksi halde ülkemizde 40 yıl sonra herkes diyabet hastası olacak.

‘Vücudumuz şeker yemek için tasarlanmış bir sistem değil’

Hem Tip 2 diyabet, hem de Tip 1 diyabet beslenme ve yaşam tarzı yanlışları yüzünden ortaya çıkar. Tip 2 diyabet hastalığı, yaygın kanaatin aksine tam şifa ile tedavi edilebilen bir sağlık sorunudur. Ömür boyu diyabet ilacı kullanmak zorunda değilsiniz. Ancak tedavi sürecinde verilen diyet listenizde gluten, karbonhidrat var ise diyabet iyileşmez.

İnsanlık tarihinde hiç bu kadar çok şeker tüketilmedi, organizmamız bu şeker saldırısına alışık değil. Şeker dediğimizde sadece çay şekeri ve tatlılardan bahsettiğimiz sanılmasın. Tüm tahılları; ekmekleri, makarnaları, hamur işlerini vücudumuz glisemik indeksi yüksek olduğu için şeker olarak algılar. Genetik formasyonumuzun tanımadığı bu beslenme modeli nedeniyle vücudumuz devamlı şekere maruz kalarak insülin direnci ve ardından gelen Tip 2 diyabete zemin hazırlar. Beslenme ve yaşam tarzı yanlışlarıyla ortaya çıkan bir hastalığı bu yanlışları düzelterek tedavi etmek mümkündür.

Yanlış beslenerek hasta oluyor, doğru beslenerek şifa buluyoruz. Anti-diyabet beslenme yaşam tarzınız olmalı.

5 maddede anti-diyabet beslenme

  1. Şeker ve tüm işlenmiş gıdalardan uzak durun: İşlenmiş gıdalar katkı maddeleriyle, kimyasallarla, şekerle doludur. Vücuttaki enflamasyonu artırarak diyabeti derinleştirirler. Meyvelerin de şeker içerdiği unutulmamalıdır ve diyabet hastaları meyveden uzak durmalıdır. Hastalık kontrol altına alındıktan sonra, elma gibi şeker oranı düşük meyveleri sınırlı bir şekilde tüketin.
  2. Buğday ve tahıllardan uzak durun: Hem gluten içerikleri hem de yüksek glisemik indeksleri yüzünden her türlü ekmekten, un, bulgur, makarna, erişte, şehriye ve hatta ev tarhanasından bile uzak durun.
  3. Et, yumurta, sakatat serbest: Gezen tavuk eti, yumurtası; merada yayılmış hayvan etini yiyin, deniz balığı tüketin. Tüm sakatatlar faydalı ve gereklidir.
  4. Sağlıklı yağları artırın: Margarinler, çiçek ve mısır özü yağları üretim süreçleri yüzünden toksik maddeler içerirler. Oysa sağlıklı yağlar kan şekerini dengeler. Sızma zeytinyağından ve halis tereyağından korkmayın, bolca tüketin.
  5. Probiyotik zengini gıdalar tüketin: Ev yoğurdu, kefir, şirden mayasıyla yapılan peynir, evde kurulmuş turşu, sirke tüketin. Ancak yoğurt, peynir, kefir gibi süt ürünleri az miktarda laktoz içerdikleri için kan şekeriniz dengeli seyredene kadar bunlardan uzak durun.



Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir