- Kérastase 60. yılını global marka elçileriyle kutluyor - 11 Ekim 2024
- Eastpak x Peanuts Koleksiyonu çevre dostu - 11 Ekim 2024
- DESA’nın yeni marka yüzü Hafsanur Sancaktutan oldu - 4 Ekim 2024
Hastalık mı, alışkanlık mı?
Kuşkusuz herkes hayatında masum bile olsa yalan söylemiştir. Peki, durumun artık bir alışkanlığa dönüştüğünü ve hatta bir hastalık olduğunu biliyor musunuz?
Mitomani olarak adlandıran ve halk arasında yalan söyleme hastalığı olarak bilinen durum, çok ciddi bir psikolojik sorundur. Daha çok kendine değer katmak için söylenen yalanların perde arkasını Reem Nöropsikiyatri Merkezi’nin Kurucusu Nörolog Mehmet Yavuz anlattı:
Kişiler ilk önceleri kendilerine değer katmak, toplum tarafından sayılmak ve odak noktası haline gelmek için bunu yapmaya başlar. Ancak bu durum yavaşça alışkanlık haline dönüşür. Farkında olmadan bile yalan söyleyen kişiler, bazen kendi söylediklerine bile inanır. Sonunda iş içinden çıkılmaz bir hal alır ve hastalık boyutuna ulaşır. Bu duruma mitomani, yalan söyleyen kişiye ise motiman denir.
Mitomaniyi günlük olanlardan ayıran en önemli özellik, doğrudan bir amacı olmamasıdır. Kişi kendine yeni ve fantastik bir dünya yaratır, yalan söylemekten kendini alıkoyamaz. Yani amaçsızdır.
Peki, mitomani neden ortaya çıkar?
Kolay şekilde yalan söyleyen kişilerde genellikle doyurulmamış ihtiyaçlar söz konusudur. Bu açlığı doldurmaya çalışan kişi tatmin oldukça daha fazla yalan söylemeye başlar ve bu durum kronik bir hal alır.
Mitomaniyi tetikleyen durumlar;
- Dikkate alınmamaktan korkmak
- Aşağılanmaktan çekinmek
- Çevresi tarafından onaylanma isteği
- Çocukluk döneminde çevresindeki kişilerin sürekli yalan söylemesi
- Çocukluk çağı travmaları
Yalanlardan pişmanlık duysa da devam eder
Mitomanlık psikiyatride dürtü kontrol bozukluğu olarak tarif edilir, alışveriş hastalığı, patolojik kumar gibi birtakım sorunlarla bir arada anılır. Bu durumun özelliği kişinin yalan söylemek için, içinde büyük bir arzu-istek duyması, yalan söyleyince bir süre pişmanlık yaşaması ama sonra gene yalan söylemeye devam etmesi ile karakterize olmasıdır. Mitomanlar özellikle de yalan söyledikleri açığa çıktığında bile yalan söylemeye devam edip, yalan söylediklerini inkar etmeleri nedeniyle ‘yüzüme baka baka yalan söylüyor’ sözüne muhatap olmaktadır. Bu nedenle dost ve arkadaşlarından tepkiler alıp, arkadaşsız kalabilmekte ama buna rağmen yalan söylemeye devam edebilmektedirler.
Sanal dünyada çok daha iyi hissederler
Mitoman kişiler aile, iş ve diğer yakın çevresi tarafından tanındıkları için bu kişilere zarar verici boyutta yalanlar söylemezler. Ancak uçsuz bucaksız olan sanal alemde insanları kandırıp zarar verebilmektedirler. Örneğin; mitoman kişiler sanal ortamda kendilerini zengin, yakışıklı ve genç biri ya da özgüven eksikliği varsa hep olmak istedikleri karaktere bürünerek kendilerini tanıtabilirler. Bazen de cinsiyetini farklı tanıtarak sanal ortamda rahatlıkla flört edebilirler. Ne var ki, günlük hayatta mitoman kişilerin yalan söyledikleri her zaman fark edilmiyor ve birçok insanı kandırarak yaşantılarını devam ettiriyorlar.
Yalanlar daha karmaşık ve ayrıntılıdır
Araştırmalar gösteriyor ki, temelde bir haz alma durumu söz konusudur. Kişi kendi yarattığı gerçekliğinden haz alır. Çoğu zaman olayları daha dikkat çekici hale getirmek için abartırlar, yeni ayrıntılar ekler ve dramatize ederler. Bu şekilde daha fazla dikkat çekerek odak noktası olmaya çalışırlar. Dolayısıyla patolojik yalanlar, diğer yalanlara göre çok daha komplikedir.
Peki nasıl tedavi edilir?
Çoğu kişi bu hastalığa sahip olduğunu kabul etmez. Mitoman kişilerdeki bu davranış bozukluğu öncelikle hastanın yakın çevresi tarafından fark edilir. Dolayısıyla hastalık fark edildikten sonra tedavi sürecinin başlayabilmesi için mitomanın hasta olduğuna ikna edilmesi gerekmektedir. Mitoman kişiyle konuşurken sabırsızlık göstergesi olan hareket ve ifadelerden kaçınılmalı az konuşması sağlanmalıdır. Nedenin bulunması ile psikoterapi ve ilaç tedavisi dönemine geçilir. Tedavi sonrası hastalığın tekrar etme olasılığı azdır.